Çocuklarda Sık Görülen Fıtıklar: Belirtileri, Teşhisi ve Tedavi Yöntemleri

30 09 2025

Çocuklarda Sık Görülen Fıtıklar: Belirtileri, Teşhisi ve Tedavi Yöntemleri
PediatriGenel CerrahiÇocuk Cerrahisi

Çocuklarda Sık Görülen Fıtıklar: Belirtileri, Teşhisi ve Tedavi Yöntemleri

Çocuklarda Sık Görülen Fıtıklar: Belirtileri, Teşhisi ve Tedavi Yöntemleri

Fıtık, bir organın veya dokunun normalde bulunduğu boşluktan dışarı doğru çıkması durumudur. Çocuklarda fıtıklar oldukça yaygın görülür ve genellikle karın bölgesinde meydana gelir. Bu yazıda, çocuklarda sık görülen fıtık türlerini, belirtilerini, teşhis yöntemlerini ve tedavi seçeneklerini ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. Amacımız, ebeveynleri bu konuda bilgilendirmek ve çocuklarının sağlığı için doğru kararları vermelerine yardımcı olmaktır.

Fıtık Nedir?

Fıtık, vücudun zayıf bir noktasından bir organ veya dokunun dışarı doğru çıkması durumudur. Bu zayıf nokta genellikle kas veya doku duvarında bulunur. Çocuklarda fıtıklar genellikle doğumdan itibaren var olabilir (konjenital) veya yaşamın ilerleyen dönemlerinde gelişebilir.

Fıtıklar, karın duvarı, kasık bölgesi, göbek veya diyafram gibi farklı bölgelerde ortaya çıkabilir. Çoğu fıtık, elle hissedilebilir bir şişlik veya yumru olarak kendini gösterir. Bazı durumlarda ise herhangi bir belirti vermeyebilir ve sadece doktor muayenesi sırasında tespit edilebilir.

Çocuklarda Görülen Fıtık Türleri

Çocuklarda en sık görülen fıtık türleri şunlardır:

  • Kasık Fıtığı (İnguinal Herni): Çocuklarda en sık görülen fıtık türüdür. Kasık bölgesinde, karın duvarının zayıf bir noktasından bağırsak veya diğer karın içi organlarının dışarı çıkmasıyla oluşur.
  • Göbek Fıtığı (Umbilikal Herni): Göbek deliği bölgesinde, karın duvarının tam olarak kapanmaması sonucu meydana gelir. Özellikle yenidoğanlarda sık görülür.
  • Su Fıtığı (Hidrosel): Testislerin etrafında sıvı birikmesi sonucu oluşan bir durumdur. Kasık fıtığı ile birlikte görülebilir veya tek başına ortaya çıkabilir.
  • Diyafram Fıtığı (Hiatal Herni): Mide veya diğer karın içi organlarının diyaframdaki bir açıklıktan göğüs boşluğuna doğru kaymasıdır. Nadir görülür, ancak ciddi sorunlara yol açabilir.

Kasık Fıtığı (İnguinal Herni)

Kasık fıtığı, çocuklarda en sık görülen fıtık türüdür ve erkek çocuklarda kız çocuklarına göre daha yaygındır. Bu tür fıtık, karın duvarının kasık bölgesindeki zayıf bir noktasından bağırsak, yumurtalık (kız çocuklarında) veya diğer karın içi organlarının dışarı çıkmasıyla oluşur.

Kasık Fıtığının Nedenleri

Kasık fıtığının temel nedeni, karın duvarının kasık bölgesindeki açıklığın doğumdan sonra tam olarak kapanmamasıdır. Bu açıklık, erkek çocuklarda testislerin karın boşluğundan skrotuma inmesi sırasında oluşur. Normalde bu açıklık kapanır, ancak bazı durumlarda kapanmaz ve kasık fıtığına yol açar. Kız çocuklarında ise bu açıklık, rahmin bağlarının geçtiği bir kanaldır ve kapanmadığında fıtık oluşabilir.

Kasık fıtığına yatkınlığı artıran bazı faktörler şunlardır:

  • Erken Doğum: Erken doğan bebeklerde karın duvarı daha zayıf olabilir.
  • Aile Öyküsü: Ailede kasık fıtığı öyküsü olan çocuklarda risk daha yüksektir.
  • Kistik Fibrozis: Bu genetik hastalık, kasık fıtığı riskini artırabilir.
  • Karın İçi Basıncını Artıran Durumlar: Kronik öksürük, kabızlık veya aşırı ıkınma gibi durumlar kasık fıtığı riskini artırabilir.

Kasık Fıtığının Belirtileri

Kasık fıtığının en belirgin belirtisi, kasık bölgesinde elle hissedilebilen bir şişlik veya yumrudur. Bu şişlik genellikle ağlama, öksürme veya ıkınma sırasında daha belirgin hale gelir. Çocuk sakinleştiğinde veya yattığında ise küçülebilir veya kaybolabilir.

Kasık fıtığının diğer belirtileri şunlar olabilir:

  • Kasık bölgesinde ağrı veya rahatsızlık hissi.
  • Bebeğin huzursuzluğu ve sürekli ağlaması.
  • Beslenme güçlüğü ve kusma (özellikle fıtık sıkışmışsa).
  • Erkek çocuklarda skrotumda şişlik.

Eğer çocuğunuzda kasık bölgesinde bir şişlik fark ederseniz, vakit kaybetmeden bir doktora başvurmanız önemlidir. Fıtık sıkışması (inkarsere fıtık) gibi ciddi komplikasyonları önlemek için erken teşhis ve tedavi önemlidir.

Kasık Fıtığının Teşhisi

Kasık fıtığının teşhisi genellikle fiziksel muayene ile konulur. Doktor, çocuğun kasık bölgesini dikkatlice muayene ederek şişliği veya yumruyu tespit eder. Şişliğin büyüklüğü, yeri ve diğer özellikleri değerlendirilir. Bebeklerde muayene sırasında ağlamaları teşhisi kolaylaştırabilir.

Bazı durumlarda, teşhisi doğrulamak veya diğer olası nedenleri dışlamak için ek testler yapılabilir. Bu testler şunları içerebilir:

  • Ultrason: Kasık bölgesinin ultrasonu, fıtığın varlığını ve içeriğini belirlemeye yardımcı olabilir.
  • Röntgen: Bağırsak tıkanıklığı veya diğer komplikasyonları değerlendirmek için röntgen çekilebilir.

Kasık Fıtığının Tedavisi

Kasık fıtığının tek tedavi yöntemi cerrahidir. Fıtık kendiliğinden iyileşmez ve zamanla daha da büyüme eğilimindedir. Ayrıca, fıtık sıkışması gibi ciddi komplikasyonları önlemek için ameliyat gereklidir.

Kasık fıtığı ameliyatı genellikle genel anestezi altında yapılır. Ameliyat sırasında, cerrah kasık bölgesindeki kesiden fıtık kesesini bulur ve içeriğini karın boşluğuna geri iter. Daha sonra, fıtık açıklığı dikişlerle kapatılır veya bir yama ile güçlendirilir. Ameliyat genellikle kısa sürer ve çoğu çocuk aynı gün taburcu olabilir.

Kasık fıtığı ameliyatı için iki farklı cerrahi teknik mevcuttur:

  • Açık Cerrahi: Kasık bölgesinde küçük bir kesi yapılarak fıtık onarılır.
  • Laparoskopik Cerrahi: Karın bölgesinde küçük kesiler yapılarak bir kamera ve özel cerrahi aletler yardımıyla fıtık onarılır. Laparoskopik cerrahi, daha az ağrı, daha küçük izler ve daha hızlı iyileşme süreci sağlayabilir.

Ameliyat sonrası dönemde, çocuğun ağrısını kontrol etmek için ağrı kesiciler verilebilir. Ameliyat bölgesini temiz ve kuru tutmak önemlidir. Çocuğun birkaç hafta boyunca ağır kaldırmaktan ve aşırı fiziksel aktivitelerden kaçınması önerilir.

Kasık fıtığı ameliyatı genellikle güvenli ve etkilidir. Ancak, her cerrahi işlemde olduğu gibi bazı riskler bulunmaktadır. Bu riskler arasında enfeksiyon, kanama, yara izi, sinir hasarı ve fıtığın tekrarlaması sayılabilir. Bu riskler nadirdir ve genellikle tedavi edilebilir.

Göbek Fıtığı (Umbilikal Herni)

Göbek fıtığı, göbek deliği bölgesinde, karın duvarının tam olarak kapanmaması sonucu meydana gelir. Özellikle yenidoğanlarda sık görülür ve genellikle kendiliğinden iyileşir.

Göbek Fıtığının Nedenleri

Göbek fıtığı, anne karnındaki bebeğin göbek kordonunun geçtiği açıklığın doğumdan sonra tam olarak kapanmaması sonucu oluşur. Bu açıklık normalde doğumdan sonraki ilk aylarda kapanır. Ancak, bazı bebeklerde bu kapanma gecikebilir veya hiç gerçekleşmeyebilir. Bu durumda, karın içi organları (genellikle bağırsaklar) bu açıklıktan dışarı doğru çıkabilir ve göbek deliği bölgesinde bir şişlik oluşur.

Göbek fıtığına yatkınlığı artıran bazı faktörler şunlardır:

  • Erken Doğum: Erken doğan bebeklerde karın duvarı daha zayıf olabilir.
  • Düşük Doğum Ağırlığı: Düşük doğum ağırlıklı bebeklerde göbek fıtığı daha sık görülür.
  • Afrikalı-Amerikalı Bebekler: Bu etnik grupta göbek fıtığı daha yaygındır.

Göbek Fıtığının Belirtileri

Göbek fıtığının en belirgin belirtisi, göbek deliği bölgesinde elle hissedilebilen bir şişlik veya yumrudur. Bu şişlik genellikle ağlama, öksürme veya ıkınma sırasında daha belirgin hale gelir. Çocuk sakinleştiğinde veya yattığında ise küçülebilir veya kaybolabilir.

Göbek fıtığı genellikle ağrısızdır ve bebekte herhangi bir rahatsızlığa neden olmaz. Nadir durumlarda, fıtık sıkışabilir (inkarsere fıtık) ve bu durumda ağrı, kusma ve kabızlık gibi belirtiler görülebilir.

Göbek Fıtığının Teşhisi

Göbek fıtığının teşhisi genellikle fiziksel muayene ile konulur. Doktor, çocuğun göbek deliği bölgesini dikkatlice muayene ederek şişliği veya yumruyu tespit eder. Şişliğin büyüklüğü, yeri ve diğer özellikleri değerlendirilir.

Genellikle ek testlere ihtiyaç duyulmaz. Ancak, fıtığın sıkıştığından şüpheleniliyorsa veya diğer olası nedenleri dışlamak için ultrason veya röntgen gibi görüntüleme yöntemleri kullanılabilir.

Göbek Fıtığının Tedavisi

Çoğu göbek fıtığı, çocuğun 1-2 yaşına gelmesiyle kendiliğinden kapanır. Bu nedenle, genellikle herhangi bir tedaviye gerek duyulmaz. Doktor, düzenli aralıklarla fıtığın durumunu takip eder ve kapanma sürecini izler.

Ancak, bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Ameliyat gerektiren durumlar şunlardır:

  • Fıtık 4-5 yaşına kadar kapanmazsa.
  • Fıtık çok büyükse (2 cm'den büyük).
  • Fıtık sıkışmışsa ve ağrı, kusma gibi belirtilere neden oluyorsa.
  • Fıtık sürekli olarak iltihaplanıyorsa.

Göbek fıtığı ameliyatı genellikle genel anestezi altında yapılır. Ameliyat sırasında, cerrah göbek deliği bölgesindeki kesiden fıtık kesesini bulur ve içeriğini karın boşluğuna geri iter. Daha sonra, fıtık açıklığı dikişlerle kapatılır. Ameliyat genellikle kısa sürer ve çoğu çocuk aynı gün taburcu olabilir.

Göbek fıtığı ameliyatı genellikle güvenli ve etkilidir. Ameliyat sonrası dönemde, çocuğun ağrısını kontrol etmek için ağrı kesiciler verilebilir. Ameliyat bölgesini temiz ve kuru tutmak önemlidir. Çocuğun birkaç hafta boyunca ağır kaldırmaktan ve aşırı fiziksel aktivitelerden kaçınması önerilir.

Su Fıtığı (Hidrosel)

Su fıtığı, testislerin etrafında sıvı birikmesi sonucu oluşan bir durumdur. Kasık fıtığı ile birlikte görülebilir veya tek başına ortaya çıkabilir.

Su Fıtığının Nedenleri

Su fıtığı, testislerin karın boşluğundan skrotuma inmesi sırasında oluşan bir açıklığın kapanmaması sonucu meydana gelir. Bu açıklık normalde doğumdan sonraki ilk aylarda kapanır. Ancak, bazı bebeklerde bu kapanma gecikebilir veya hiç gerçekleşmeyebilir. Bu durumda, karın içindeki sıvı testisin etrafında birikir ve su fıtığı oluşur.

Su fıtığı iki türde olabilir:

  • Komünike Hidrosel: Karın boşluğu ile skrotum arasında açık bir bağlantı vardır. Sıvı, karın boşluğundan skrotuma serbestçe geçebilir. Bu tür hidrosel genellikle kasık fıtığı ile birlikte görülür.
  • Non-Komünike Hidrosel: Karın boşluğu ile skrotum arasında bağlantı yoktur. Sıvı, testisin etrafında hapsolmuştur. Bu tür hidrosel genellikle kendiliğinden kaybolur.

Su Fıtığının Belirtileri

Su fıtığının en belirgin belirtisi, skrotumda (testis torbası) şişliktir. Bu şişlik genellikle ağrısızdır ve bebekte herhangi bir rahatsızlığa neden olmaz. Şişlik, sabahları daha küçük olabilir ve gün boyunca büyüyebilir.

Su Fıtığının Teşhisi

Su fıtığının teşhisi genellikle fiziksel muayene ile konulur. Doktor, çocuğun skrotumunu dikkatlice muayene ederek şişliği tespit eder. Şişliğin ışık geçirgenliği (transillüminasyon) değerlendirilir. Su fıtığında, ışık skrotumdan geçerken kırmızımsı bir parıltı görülür.

Teşhisi doğrulamak veya diğer olası nedenleri dışlamak için ultrason yapılabilir. Ultrason, skrotumdaki sıvının varlığını ve miktarını belirlemeye yardımcı olur.

Su Fıtığının Tedavisi

Çoğu su fıtığı, çocuğun 1 yaşına gelmesiyle kendiliğinden kaybolur. Bu nedenle, genellikle herhangi bir tedaviye gerek duyulmaz. Doktor, düzenli aralıklarla fıtığın durumunu takip eder ve kaybolma sürecini izler.

Ancak, bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Ameliyat gerektiren durumlar şunlardır:

  • Fıtık 1 yaşına kadar kaybolmazsa.
  • Fıtık çok büyükse ve çocuğun rahatını bozuyorsa.
  • Fıtık kasık fıtığı ile birlikte görülüyorsa.

Su fıtığı ameliyatı genellikle genel anestezi altında yapılır. Ameliyat sırasında, cerrah kasık bölgesindeki veya skrotumdaki kesiden fıtık kesesini bulur ve sıvıyı boşaltır. Daha sonra, fıtık açıklığı kapatılır veya bağlanır. Ameliyat genellikle kısa sürer ve çoğu çocuk aynı gün taburcu olabilir.

Diyafram Fıtığı (Hiatal Herni)

Diyafram fıtığı, mide veya diğer karın içi organlarının diyaframdaki bir açıklıktan göğüs boşluğuna doğru kaymasıdır. Nadir görülür, ancak ciddi sorunlara yol açabilir.

Diyafram Fıtığının Nedenleri

Diyafram fıtığı, diyaframdaki yemek borusunun geçtiği açıklığın (hiatus) normalden daha geniş olması veya diyafram kaslarının zayıflaması sonucu oluşur. Bu durumda, mide veya diğer karın içi organları bu açıklıktan göğüs boşluğuna doğru kayabilir.

Diyafram fıtığı iki türde olabilir:

  • Kayma Tipi Diyafram Fıtığı: Mide ve yemek borusunun bir kısmı diyaframdaki açıklıktan göğüs boşluğuna kayar. Bu tür fıtık en sık görülen türdür.
  • Paraözofageal Diyafram Fıtığı: Midenin bir kısmı yemek borusunun yanında diyaframdaki açıklıktan göğüs boşluğuna kayar. Bu tür fıtık daha nadir görülür, ancak daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Diyafram fıtığına yatkınlığı artıran bazı faktörler şunlardır:

  • Doğuştan Anormallikler: Bazı bebekler, diyaframlarında doğuştan anormalliklerle doğarlar.
  • Obezite: Aşırı kilolu olmak, karın içi basıncını artırarak diyafram fıtığı riskini artırabilir.
  • Yaşlanma: Yaşlanma ile birlikte diyafram kasları zayıflayabilir.
  • Travma: Göğüs veya karın bölgesine alınan darbeler, diyafram fıtığına neden olabilir.

Diyafram Fıtığının Belirtileri

Diyafram fıtığı olan çocuklarda belirtiler fıtığın büyüklüğüne ve tipine bağlı olarak değişebilir. Bazı çocuklarda herhangi bir belirti görülmeyebilirken, bazılarında ciddi belirtiler ortaya çıkabilir.

Diyafram fıtığının belirtileri şunlar olabilir:

  • Mide Yanması: Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması sonucu oluşan yanma hissi.
  • Regürjitasyon: Mide içeriğinin ağza geri gelmesi.
  • Yutma Güçlüğü: Yemeklerin yemek borusundan geçmesinde zorluk.
  • Göğüs Ağrısı: Mide asidinin yemek borusunu tahriş etmesi sonucu oluşan ağrı.
  • Öksürük: Mide asidinin akciğerlere kaçması sonucu oluşan öksürük.
  • Hırıltılı Solunum: Mide asidinin akciğerleri tahriş etmesi sonucu oluşan solunum zorluğu.
  • Anemi: Yemek borusunun kronik olarak tahriş olması sonucu oluşan demir eksikliği anemisi.

Diyafram Fıtığının Teşhisi

Diyafram fıtığının teşhisi için çeşitli testler yapılabilir:

  • Baryumlu Yemek Borusu Grafisi: Baryumlu bir sıvı içirilerek yemek borusu ve midenin röntgeni çekilir. Bu test, fıtığın varlığını ve büyüklüğünü belirlemeye yardımcı olur.
  • Endoskopi: Yemek borusu ve mideye ince, esnek bir tüp (endoskop) yerleştirilerek görüntülenir. Bu test, yemek borusundaki hasarı ve iltihabı değerlendirmeye yardımcı olur.
  • pH Metre: Yemek borusundaki asit miktarını ölçmek için bir sensör yerleştirilir. Bu test, mide asidinin yemek borusuna geri kaçışını tespit etmeye yardımcı olur.
  • Manometri: Yemek borusundaki kasların kasılma gücünü ölçmek için bir kateter yerleştirilir. Bu test, yutma güçlüğünün nedenini belirlemeye yardımcı olur.

Diyafram Fıtığının Tedavisi

Diyafram fıtığının tedavisi, fıtığın büyüklüğüne, tipine ve belirtilerin şiddetine bağlı olarak değişir.

Hafif vakalarda, yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaçlar belirtileri kontrol altına almaya yardımcı olabilir:

  • Yaşam Tarzı Değişiklikleri:
    • Küçük ve sık öğünler yemek.
    • Yatmadan en az 2-3 saat önce yemek yemeyi bırakmak.
    • Yatarken başı yükseltmek.
    • Sigara içmemek.
    • Aşırı kilolardan kurtulmak.
  • İlaçlar:
    • Antiasitler: Mide asidini nötralize eder.
    • H2 Blokerleri: Mide asidi üretimini azaltır.
    • Proton Pompası İnhibitörleri (PPI'lar): Mide asidi üretimini tamamen durdurur.

Şiddetli vakalarda veya ilaçlara yanıt vermeyen durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Ameliyat sırasında, cerrah mideyi karın boşluğuna geri iter ve diyaframdaki açıklığı daraltır. Bazı durumlarda, mideyi yerinde tutmak için bir yama kullanılabilir.

Fıtıkların Komplikasyonları

Fıtıklar tedavi edilmediği takdirde bazı ciddi komplikasyonlara yol açabilir:

  • Sıkışmış Fıtık (İnkarserasyon): Fıtık kesesindeki organın (genellikle bağırsak) fıtık açıklığında sıkışmasıdır. Bu durum, kan akışını engelleyebilir ve organ hasarına yol açabilir.
  • Boğulmuş Fıtık (Strangülasyon): Sıkışmış fıtıkta kan akışı tamamen kesilirse, organın dokuları ölmeye başlar. Bu durum, acil cerrahi müdahale gerektirir.
  • Bağırsak Tıkanıklığı: Fıtık, bağırsağın tıkanmasına neden olabilir. Bu durum, karın ağrısı, kusma ve kabızlık gibi belirtilere yol açar.
  • Enfeksiyon: Fıtık bölgesinde enfeksiyon gelişebilir.

Fıtıktan Korunma Yolları

Fıtıkların çoğu doğuştan gelir ve önlenemez. Ancak, bazı yaşam tarzı değişiklikleri ve önlemler, fıtık riskini azaltmaya yardımcı olabilir:

  • Sağlıklı Kilo: Aşırı kilolu olmak, karın içi basıncını artırarak fıtık riskini artırabilir.
  • Doğru Kaldırma Teknikleri: Ağır nesneleri kaldırırken dizlerinizi bükün ve sırtınızı düz tutun.
  • Kabızlığı Önleme: Lifli gıdalar tüketerek ve yeterli su içerek kabızlığı önleyin.
  • Kronik Öksürüğü Tedavi Etme: Kronik öksürüğünüz varsa, bir doktora başvurarak tedavi olun.

Sonuç

Çocuklarda fıtıklar sık görülür ve genellikle cerrahi müdahale ile tedavi edilir. Erken teşhis ve tedavi, fıtığın komplikasyonlarını önlemeye yardımcı olur. Ebeveynler, çocuklarında fıtık belirtileri fark ederlerse vakit kaybetmeden bir doktora başvurmalıdır. Bu yazı, çocuklarda sık görülen fıtıklar hakkında genel bir bilgi sunmaktadır. Her çocuğun durumu farklı olabileceğinden, doktorunuzla konuşarak çocuğunuz için en uygun tedavi planını belirlemeniz önemlidir.

#çocukfıtığı#kasıkfıtığı#göbekfıtığı#fıtıkbelirtileri#fıtıktedavisi

Diğer Blog Yazıları

Hematoloji Yoğun Bakımda Yaşam Mücadelesi: Kan Hastalıkları ve Kritik Bakım

Hematoloji Yoğun Bakımda Yaşam Mücadelesi: Kan Hastalıkları ve Kritik Bakım

06 11 2025 Devamını oku »
Romatoid Artrit ve Beslenme: Ağrıyı Azaltmak İçin Ne Yemeli, Nelerden Kaçınmalı?

Romatoid Artrit ve Beslenme: Ağrıyı Azaltmak İçin Ne Yemeli, Nelerden Kaçınmalı?

06 11 2025 Devamını oku »
Çocuklarda Kalp Üfürümleri: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yaklaşımları

Çocuklarda Kalp Üfürümleri: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yaklaşımları

06 11 2025 Devamını oku »
Ani Solunum Yetmezliği: Nedenleri, Belirtileri ve Yoğun Bakım Yönetimi

Ani Solunum Yetmezliği: Nedenleri, Belirtileri ve Yoğun Bakım Yönetimi

06 11 2025 Devamını oku »
İnsan Kalbinin Anatomisi ve Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi

İnsan Kalbinin Anatomisi ve Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi

06 11 2025 Devamını oku »
İntensive Care Unit (ICU): Inside the Critical Care Environment

İntensive Care Unit (ICU): Inside the Critical Care Environment

06 11 2025 Devamını oku »
Uyku Kalitenizi Artırmanın Bilimsel Yolları: Fizyolojik Temeller ve Pratik İpuçları

Uyku Kalitenizi Artırmanın Bilimsel Yolları: Fizyolojik Temeller ve Pratik İpuçları

06 11 2025 Devamını oku »
Klinik Nörofizyoloji ile Tanısı Konulan Sık Görülen Hastalıklar

Klinik Nörofizyoloji ile Tanısı Konulan Sık Görülen Hastalıklar

06 11 2025 Devamını oku »
Doğum Sonrası Yoğun Bakım: Annenin Sağlığı İçin Kritik Önlemler

Doğum Sonrası Yoğun Bakım: Annenin Sağlığı İçin Kritik Önlemler

06 11 2025 Devamını oku »