Dupuytren Kontraktürü​ Nedir?

12 10 2025

Dupuytren Kontraktürü​ Nedir?
Ortopedi ve TravmatolojiFiziksel Tıp ve RehabilitasyonPlastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi

Dupuytren Kontraktürü Nedir? Kapsamlı Rehber

Dupuytren Kontraktürü Nedir? Kapsamlı Rehber

Dupuytren kontraktürü, elin avuç içinde ve parmaklarda oluşan bir kalınlaşma ve büzülme durumudur. Bu durum, avuç içindeki palmar fasya adı verilen bağ dokusunun anormal şekilde kalınlaşması ve kısalması sonucu ortaya çıkar. Genellikle ağrısızdır ancak zamanla parmakların bükülmesine ve düzleştirilmesinde zorluğa neden olabilir. Bu yazıda, Dupuytren kontraktürünün ne olduğunu, nedenlerini, belirtilerini, teşhis yöntemlerini, tedavi seçeneklerini ve bu durumla başa çıkma stratejilerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Dupuytren Kontraktürüne Giriş

Dupuytren kontraktürü, ilk olarak 17. yüzyılda Felix Plater tarafından tanımlanmış olsa da, adını 19. yüzyılda bu durumu detaylı bir şekilde inceleyen Fransız cerrah Baron Guillaume Dupuytren'den almıştır. Bu durum, genellikle 40 yaşın üzerindeki erkeklerde daha sık görülür ve genetik yatkınlık önemli bir rol oynar. Dupuytren kontraktürü, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir, özellikle de el becerisi gerektiren işlerde çalışan veya hobileri olan kişiler için.

Dupuytren Kontraktürünün Tanımı

Dupuytren kontraktürü, avuç içindeki palmar fasya adı verilen bağ dokusunun anormal şekilde kalınlaşması ve kısalması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Palmar fasya, avuç içini kaplayan ve parmaklara kadar uzanan bir bağ dokusudur. Normalde, bu doku elastiktir ve elin hareketlerini kolaylaştırır. Ancak Dupuytren kontraktüründe, palmar fasya'da nodüller (yumrular) ve kordlar (kalınlaşmış bantlar) oluşur. Bu nodüller ve kordlar zamanla kısalır ve parmakları avuç içine doğru çekerek bükülmelerine neden olur. En sık etkilenen parmaklar yüzük parmağı ve serçe parmağıdır, ancak diğer parmaklar da etkilenebilir.

Dupuytren Kontraktürünün Tarihçesi

Dupuytren kontraktürünün ilk tanımları 17. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Ancak, bu durumun detaylı olarak incelenmesi ve adının verilmesi 19. yüzyılda Baron Guillaume Dupuytren tarafından yapılmıştır. Dupuytren, bu durumu "aponevrozun retraksiyonu" olarak tanımlamış ve cerrahi tedavi yöntemlerini geliştirmiştir. O zamandan beri, Dupuytren kontraktürü üzerine birçok araştırma yapılmış ve farklı tedavi yöntemleri geliştirilmiştir. Günümüzde, Dupuytren kontraktürünün nedenleri, risk faktörleri ve tedavi seçenekleri hakkında daha fazla bilgiye sahibiz.

Dupuytren Kontraktürünün Nedenleri ve Risk Faktörleri

Dupuytren kontraktürünün kesin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak, genetik yatkınlık, yaş, cinsiyet, etnik köken ve bazı tıbbi durumların bu durumun gelişiminde rol oynadığı düşünülmektedir.

Genetik Yatkınlık

Genetik yatkınlık, Dupuytren kontraktürünün en önemli risk faktörlerinden biridir. Ailede Dupuytren kontraktürü öyküsü olan kişilerde bu durumun gelişme riski daha yüksektir. Araştırmalar, Dupuytren kontraktürü ile ilişkili olabilecek bazı genetik mutasyonları tanımlamıştır. Ancak, bu genetik mutasyonların her birinin Dupuytren kontraktürüne nasıl katkıda bulunduğu tam olarak anlaşılamamıştır. Genetik yatkınlık, Dupuytren kontraktürünün erken yaşta başlamasına ve daha şiddetli seyretmesine neden olabilir.

Yaş ve Cinsiyet

Dupuytren kontraktürü genellikle 40 yaşın üzerindeki kişilerde görülür. Yaş ilerledikçe, Dupuytren kontraktürü gelişme riski artar. Erkeklerde, kadınlara göre daha sık görülür. Bunun nedeni, erkeklerin genetik olarak daha yatkın olması ve/veya ellerini daha fazla kullanmaları olabilir.

Etnik Köken

Dupuytren kontraktürü, Kuzey Avrupa kökenli kişilerde daha sık görülür. Özellikle İskandinav ülkelerinde ve İrlanda'da yaşayan kişilerde bu durumun görülme sıklığı daha yüksektir. Bu durum, "Viking hastalığı" olarak da bilinir. Diğer etnik gruplarda da Dupuytren kontraktürü görülebilir, ancak görülme sıklığı daha düşüktür.

Tıbbi Durumlar

Bazı tıbbi durumlar, Dupuytren kontraktürü gelişme riskini artırabilir. Bu durumlar şunları içerir:

  • Diyabet: Diyabet, Dupuytren kontraktürü riskini artırabilir. Diyabetli kişilerde, kan şekeri seviyelerinin yüksek olması, bağ dokusunda hasara neden olabilir ve Dupuytren kontraktürü gelişimini tetikleyebilir.
  • Alkol kullanımı: Aşırı alkol tüketimi, karaciğer hasarına neden olabilir ve bu da Dupuytren kontraktürü riskini artırabilir. Alkol, bağ dokusunun yapısını bozabilir ve inflamasyonu tetikleyebilir.
  • Sigara kullanımı: Sigara içmek, kan damarlarının daralmasına ve dokulara yeterli oksijen gitmemesine neden olabilir. Bu durum, Dupuytren kontraktürü gelişimini kolaylaştırabilir.
  • Epilepsi: Epilepsi hastalarında kullanılan bazı ilaçlar (örneğin, fenitoin), Dupuytren kontraktürü riskini artırabilir.
  • Travma: Ele alınan travmalar veya tekrarlayan el hareketleri, Dupuytren kontraktürü gelişimini tetikleyebilir.

Diğer Risk Faktörleri

Yukarıda belirtilen risk faktörlerinin yanı sıra, bazı meslekler ve yaşam tarzı faktörleri de Dupuytren kontraktürü riskini artırabilir. Örneğin, titreşimli aletlerle çalışan kişilerde, inşaat işçilerinde ve el işçiliğiyle uğraşanlarda Dupuytren kontraktürü görülme sıklığı daha yüksek olabilir. Ayrıca, soğuk havaya maruz kalmak ve yetersiz beslenme de Dupuytren kontraktürü riskini artırabilir.

Dupuytren Kontraktürünün Belirtileri

Dupuytren kontraktürünün belirtileri genellikle yavaş yavaş gelişir. İlk belirtiler genellikle avuç içinde küçük, ağrısız nodüllerin (yumruların) oluşmasıdır. Bu nodüller zamanla büyüyebilir ve sertleşebilir. Daha sonra, nodüllerden parmaklara doğru uzanan kordlar (kalınlaşmış bantlar) oluşur. Bu kordlar zamanla kısalır ve parmakları avuç içine doğru çekerek bükülmelerine neden olur.

Avuç İçinde Nodüller

Dupuytren kontraktürünün ilk belirtileri genellikle avuç içinde küçük, ağrısız nodüllerin oluşmasıdır. Bu nodüller genellikle yüzük parmağı ve serçe parmağının avuç içindeki kısmında bulunur. Nodüller, cilt altında sert ve hareketli yumrular olarak hissedilir. Genellikle ağrısızdırlar, ancak bazı kişilerde hassasiyete neden olabilirler. Nodüller zamanla büyüyebilir ve sertleşebilir.

Parmaklarda Kordlar

Dupuytren kontraktürü ilerledikçe, nodüllerden parmaklara doğru uzanan kordlar (kalınlaşmış bantlar) oluşur. Bu kordlar, palmar fasya'nın kalınlaşması ve kısalması sonucu oluşur. Kordlar, parmakların avuç içine doğru çekilmesine neden olur. En sık etkilenen parmaklar yüzük parmağı ve serçe parmağıdır, ancak diğer parmaklar da etkilenebilir. Kordlar, parmakların düzleştirilmesini zorlaştırır ve günlük aktiviteleri kısıtlayabilir.

Parmaklarda Bükülme

Dupuytren kontraktürünün en belirgin belirtisi, parmakların avuç içine doğru bükülmesidir. Bu bükülme, kordların kısalması sonucu oluşur. Başlangıçta, parmaklar tamamen düzleştirilebilirken, zamanla bükülme artar ve parmakların düzleştirilmesi zorlaşır veya imkansız hale gelir. Parmakların bükülmesi, elin fonksiyonlarını önemli ölçüde etkileyebilir ve günlük aktiviteleri (örneğin, yazı yazmak, nesneleri tutmak, giyinmek) zorlaştırabilir.

El Fonksiyonlarında Kısıtlanma

Dupuytren kontraktürü, el fonksiyonlarını önemli ölçüde kısıtlayabilir. Parmakların bükülmesi, elin kavrama gücünü azaltır ve nesneleri tutmayı zorlaştırır. Ayrıca, elin hassasiyetini azaltabilir ve ince motor becerilerini etkileyebilir. El fonksiyonlarındaki kısıtlanma, kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir ve günlük aktivitelerini bağımsız olarak yapmasını engelleyebilir.

Diğer Belirtiler

Dupuytren kontraktürünün diğer belirtileri şunları içerebilir:

  • Avuç içinde ciltte çukurlaşma veya buruşma
  • Etkilenen parmaklarda uyuşma veya karıncalanma
  • Elde ağrı (nadiren)

Dupuytren Kontraktürünün Teşhisi

Dupuytren kontraktürünün teşhisi genellikle fiziksel muayene ile konulur. Doktor, elinizi ve parmaklarınızı inceleyerek nodülleri, kordları ve parmaklardaki bükülmeleri değerlendirir. Ayrıca, el fonksiyonlarınızı test ederek kavrama gücünüzü ve parmaklarınızın hareket açıklığını ölçebilir. Genellikle, Dupuytren kontraktürünü teşhis etmek için herhangi bir görüntüleme testine (örneğin, röntgen, MR) ihtiyaç duyulmaz.

Fiziksel Muayene

Fiziksel muayene, Dupuytren kontraktürünün teşhisinde en önemli adımdır. Doktor, elinizi ve parmaklarınızı dikkatlice inceleyerek aşağıdaki bulguları değerlendirir:

  • Avuç içindeki nodüllerin varlığı, boyutu ve sertliği
  • Parmaklara doğru uzanan kordların varlığı, kalınlığı ve gerginliği
  • Parmaklardaki bükülmenin derecesi ve hangi parmakların etkilendiği
  • Elin cilt yapısı ve rengi
  • Elde ağrı veya hassasiyet olup olmadığı

Doktor, ayrıca elinizi hareket ettirerek parmaklarınızın hareket açıklığını değerlendirir. Özellikle, parmakların tamamen düzleştirilip düzleştirilemediğine bakar. Dupuytren kontraktüründe, parmakların düzleştirilmesi zorlaşır veya imkansız hale gelir.

El Fonksiyon Testleri

El fonksiyon testleri, Dupuytren kontraktürünün el fonksiyonları üzerindeki etkisini değerlendirmek için kullanılır. Bu testler şunları içerebilir:

  • Kavrama gücü testi: Bu test, elinizin bir nesneyi ne kadar sıkı tutabildiğini ölçer.
  • Parmak hareket açıklığı testi: Bu test, parmaklarınızın ne kadar hareket edebildiğini ölçer.
  • İnce motor beceri testleri: Bu testler, elinizin küçük nesneleri manipüle etme yeteneğini ölçer (örneğin, boncukları ipe dizmek, düğmeleri iliklemek).

El fonksiyon testleri, Dupuytren kontraktürünün şiddetini belirlemeye ve tedavi sonuçlarını değerlendirmeye yardımcı olabilir.

Görüntüleme Testleri

Dupuytren kontraktürünün teşhisi genellikle fiziksel muayene ile konulduğu için, görüntüleme testlerine (örneğin, röntgen, MR) nadiren ihtiyaç duyulur. Ancak, doktorunuz başka bir durumdan şüphelenirse veya ameliyat planlanıyorsa, görüntüleme testleri isteyebilir. Görüntüleme testleri, kemiklerde, eklemlerde veya yumuşak dokularda herhangi bir anormallik olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.

Ayırıcı Tanı

Dupuytren kontraktürünün belirtileri, diğer bazı el hastalıklarının belirtileriyle benzerlik gösterebilir. Bu nedenle, doktorunuz Dupuytren kontraktürünü teşhis ederken diğer olası durumları da göz önünde bulunduracaktır. Ayırıcı tanıda dikkate alınması gereken durumlar şunları içerebilir:

  • Tetik parmak: Tetik parmak, parmak tendonlarının şişmesi sonucu parmağın kilitlenmesine ve aniden serbest kalmasına neden olan bir durumdur.
  • Karpal tünel sendromu: Karpal tünel sendromu, el bileğindeki sinirin sıkışması sonucu elde uyuşma, karıncalanma ve ağrıya neden olan bir durumdur.
  • De Quervain tenosinoviti: De Quervain tenosinoviti, başparmağın tendonlarının iltihaplanması sonucu başparmakta ağrıya neden olan bir durumdur.
  • Ganglion kisti: Ganglion kisti, eklemlerde veya tendonlarda oluşan sıvı dolu bir kisttir.

Dupuytren Kontraktürünün Tedavi Seçenekleri

Dupuytren kontraktürünün tedavisi, durumun şiddetine, hastanın semptomlarına ve yaşam tarzına bağlı olarak değişir. Hafif vakalarda, tedaviye ihtiyaç duyulmayabilir ve sadece düzenli takip yeterli olabilir. İlerlemiş vakalarda ise, ameliyat veya ameliyatsız tedavi seçenekleri düşünülebilir. Tedavinin amacı, parmaklardaki bükülmeyi düzeltmek, el fonksiyonlarını iyileştirmek ve ağrıyı azaltmaktır.

Ameliyatsız Tedavi Seçenekleri

Dupuytren kontraktürünün ameliyatsız tedavi seçenekleri şunları içerir:

  • Gözlem: Dupuytren kontraktürü hafifse ve el fonksiyonlarını önemli ölçüde etkilemiyorsa, tedaviye ihtiyaç duyulmayabilir ve sadece düzenli takip yeterli olabilir. Doktorunuz, düzenli aralıklarla elinizi muayene ederek durumun ilerleyip ilerlemediğini kontrol edecektir.
  • Egzersizler: El ve parmak egzersizleri, parmakların hareket açıklığını korumaya ve el fonksiyonlarını iyileştirmeye yardımcı olabilir. Doktorunuz veya fizyoterapistiniz, size uygun egzersiz programını önerebilir.
  • Ateller: Ateller, parmakları düz pozisyonda tutarak bükülmeyi önlemeye ve düzeltmeye yardımcı olabilir. Ateller, genellikle gece boyunca veya belirli aktiviteler sırasında kullanılır.
  • Enzim enjeksiyonları (Kollajenaz): Kollajenaz enjeksiyonları, Dupuytren kontraktüründe oluşan kordları parçalayarak parmakların düzleştirilmesine yardımcı olabilir. Bu yöntemde, kollajenaz enzimi içeren bir ilaç, kordun içine enjekte edilir. Birkaç gün sonra, doktorunuz parmağınızı manuel olarak düzleştirmeye çalışır.
  • İğne Aponevrotomi: İğne aponevrotomi, Dupuytren kontraktüründe oluşan kordları kesmek için kullanılan minimal invaziv bir yöntemdir. Bu yöntemde, bir iğne kullanılarak kordlar cilt altından kesilir. Bu işlem genellikle lokal anestezi altında yapılır ve iyileşme süreci kısadır.

Ameliyat Seçenekleri

Dupuytren kontraktürü ilerlemişse ve ameliyatsız tedavi yöntemleri başarısız olmuşsa, ameliyat düşünülebilir. Dupuytren kontraktürü için farklı ameliyat seçenekleri mevcuttur:

  • Fasiyektomi: Fasiyektomi, Dupuytren kontraktüründe kalınlaşmış ve kısalmış olan palmar fasya'nın cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Bu ameliyat, açık cerrahi yöntemle yapılır ve genellikle lokal veya bölgesel anestezi altında gerçekleştirilir. Fasiyektomi, Dupuytren kontraktürünün tekrarlama riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
  • Dermofasiyektomi: Dermofasiyektomi, fasiyektomiye benzer bir ameliyattır, ancak bu ameliyatta kalınlaşmış palmar fasya'nın yanı sıra, üzerindeki cilt de çıkarılır. Bu ameliyat, ciltte ciddi hasar veya ülserasyon varsa tercih edilir.
  • Fasiyotomi: Fasiyotomi, Dupuytren kontraktüründe kalınlaşmış olan palmar fasya'nın kesilerek serbest bırakılmasıdır. Bu ameliyat, fasiyektomiye göre daha az invazivdir, ancak Dupuytren kontraktürünün tekrarlama riski daha yüksektir.
  • Amputasyon: Nadir durumlarda, Dupuytren kontraktürü çok şiddetliyse ve diğer tedavi yöntemleri başarısız olmuşsa, etkilenen parmağın amputasyonu (kesilmesi) düşünülebilir.

Tedavi Sonrası Bakım ve Rehabilitasyon

Dupuytren kontraktürü tedavisinden sonra, iyileşme sürecini hızlandırmak ve el fonksiyonlarını iyileştirmek için uygun bakım ve rehabilitasyon önemlidir. Tedavi sonrası bakım ve rehabilitasyon şunları içerebilir:

  • Yara bakımı: Ameliyattan sonra, yaranın temiz ve kuru tutulması önemlidir. Doktorunuz, yara bakımı konusunda size talimatlar verecektir.
  • Atel kullanımı: Ameliyattan sonra, parmakları düz pozisyonda tutmak için atel kullanmanız gerekebilir. Doktorunuz, atel kullanım süresi ve şekli konusunda size bilgi verecektir.
  • Fizik tedavi: Fizik tedavi, el fonksiyonlarını iyileştirmek ve parmakların hareket açıklığını artırmak için önemlidir. Fizyoterapistiniz, size uygun egzersiz programını önerebilir ve tedavi sürecinde size rehberlik edebilir.
  • Ağrı yönetimi: Ameliyattan sonra ağrı hissedebilirsiniz. Doktorunuz, ağrıyı kontrol altına almak için ağrı kesiciler reçete edebilir.

Dupuytren Kontraktürü ile Yaşamak

Dupuytren kontraktürü, yaşam kalitesini etkileyebilen bir durumdur. Ancak, uygun tedavi ve başa çıkma stratejileriyle, bu durumla başa çıkmak ve normal bir yaşam sürmek mümkündür.

Günlük Yaşamda Adaptasyon

Dupuytren kontraktürü ile yaşarken, günlük yaşam aktivitelerinde bazı adaptasyonlar yapmanız gerekebilir. Bu adaptasyonlar şunları içerebilir:

  • Ergonomik düzenlemeler: Çalışma ortamınızı ve evinizi, ellerinizi daha az yoracak şekilde düzenleyin. Örneğin, ergonomik klavye ve fare kullanın, mutfakta kolay tutulabilen araç gereçler kullanın.
  • Yardımcı cihazlar: El fonksiyonlarınızı kolaylaştırmak için yardımcı cihazlar kullanın. Örneğin, giyinme yardımcıları, kavrama yardımcıları, yazı yazma yardımcıları.
  • Aktiviteleri modifiye etme: El fonksiyonlarınızı kısıtlayan aktiviteleri modifiye edin veya alternatif yollar bulun. Örneğin, ağır nesneleri taşımak yerine tekerlekli bir araba kullanın, yazı yazmak yerine sesli komutları kullanın.

Psikolojik Destek

Dupuytren kontraktürü, fiziksel olarak olduğu kadar psikolojik olarak da zorlayıcı olabilir. El fonksiyonlarındaki kısıtlanma, kişinin özgüvenini azaltabilir ve sosyal aktivitelerden uzaklaşmasına neden olabilir. Bu nedenle, psikolojik destek almak önemlidir. Psikolojik destek, duygusal zorluklarla başa çıkmaya, stresi azaltmaya ve yaşam kalitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir.

Destek Grupları

Dupuytren kontraktürü olan diğer kişilerle bir araya gelmek, deneyimlerinizi paylaşmak ve birbirinize destek olmak, bu durumla başa çıkmanıza yardımcı olabilir. Destek grupları, bilgi alışverişinde bulunmak, moralinizi yüksek tutmak ve yalnız olmadığınızı hissetmek için harika bir fırsattır.

Ne Zaman Doktora Başvurmalısınız?

Aşağıdaki durumlarda doktorunuza başvurmanız önemlidir:

  • Avuç içinde yeni nodüller veya kordlar fark ederseniz
  • Parmaklarınızda bükülme başlarsa
  • El fonksiyonlarınızda kısıtlanma olursa
  • Ağrı veya hassasiyet hissederseniz
  • Tedavi sonrası semptomlarınız kötüleşirse

Sonuç

Dupuytren kontraktürü, el fonksiyonlarını etkileyebilen ve yaşam kalitesini azaltabilen bir durumdur. Ancak, erken teşhis, uygun tedavi ve başa çıkma stratejileriyle, bu durumla başa çıkmak ve normal bir yaşam sürmek mümkündür. Bu yazıda, Dupuytren kontraktürünün ne olduğunu, nedenlerini, belirtilerini, teşhis yöntemlerini, tedavi seçeneklerini ve bu durumla başa çıkma stratejilerini detaylı bir şekilde inceledik. Unutmayın, erken teşhis ve tedavi, Dupuytren kontraktürünün ilerlemesini yavaşlatmaya ve el fonksiyonlarınızı korumaya yardımcı olabilir. Eğer Dupuytren kontraktürü belirtileri yaşıyorsanız, bir doktora başvurarak uygun tedavi planınızı belirlemeniz önemlidir.

#fizik tedavi#cerrahi tedavi#Dupuytren Kontraktürü#El Hastalıkları#Parmak Eğriliği

Diğer Sağlık Blog Yazıları

Endoskopi Nasıl Yapılır?

Endoskopi Nasıl Yapılır?

06 11 2025 Devamını oku »
Kan Kanseri Ve İlik Kanseri Aynı şey mi?

Kan Kanseri Ve İlik Kanseri Aynı şey mi?

06 11 2025 Devamını oku »
Endoskopi İşlemi İçin Hangi Doktora Gidilmelidir?

Endoskopi İşlemi İçin Hangi Doktora Gidilmelidir?

06 11 2025 Devamını oku »
Endoskopi Riskli Bir İşlem midir?

Endoskopi Riskli Bir İşlem midir?

06 11 2025 Devamını oku »
İlik kanserinin son evresinde neler olur?

İlik kanserinin son evresinde neler olur?

06 11 2025 Devamını oku »
İlik kanseri kaç yaşında olur?

İlik kanseri kaç yaşında olur?

06 11 2025 Devamını oku »
Endoskopi Çeşitleri Nelerdir?

Endoskopi Çeşitleri Nelerdir?

06 11 2025 Devamını oku »
Kemik İliği Kanseri Kanda Çıkar Mı?

Kemik İliği Kanseri Kanda Çıkar Mı?

06 11 2025 Devamını oku »
Dupuytren Kontraktürü​ Nedir?

Kemik İliği Kanseri Nasıl Belli Olur?

06 11 2025 Devamını oku »