Uyku Bozukluklarında Klinik Nörofizyolojik Değerlendirme: PSG ve EEG'nin Rolü

28 10 2025

Uyku Bozukluklarında Klinik Nörofizyolojik Değerlendirme: PSG ve EEG'nin Rolü
NörolojiGöğüs HastalıklarıpsikiyatriUyku Laboratuvarı

Uyku Bozukluklarında Klinik Nörofizyolojik Değerlendirme: PSG ve EEG'nin Rolü

Uyku Bozukluklarında Klinik Nörofizyolojik Değerlendirme: PSG ve EEG'nin Rolü

Uyku, insan yaşamının temel bir ihtiyacıdır ve fiziksel, zihinsel ve duygusal sağlığımız için hayati öneme sahiptir. Uyku bozuklukları, uyku düzenini, süresini veya kalitesini etkileyen ve gündüz işlevselliğini bozan çeşitli durumları içerir. Bu bozukluklar, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, ruh hali değişiklikleri ve artan kaza riski gibi bir dizi olumsuz sonuca yol açabilir.

Uyku bozukluklarının tanısında ve yönetiminde klinik nörofizyolojik değerlendirme önemli bir rol oynar. Polisnografi (PSG) ve elektroensefalografi (EEG), uyku sırasında beyin aktivitesini ve diğer fizyolojik parametreleri kaydetmek için kullanılan temel tekniklerdir. Bu teknikler, uyku bozukluklarının türünü belirlemeye, şiddetini değerlendirmeye ve uygun tedavi stratejilerini geliştirmeye yardımcı olur.

Uyku Bozukluklarına Genel Bakış

Çok çeşitli uyku bozuklukları bulunmaktadır. En yaygın olanlardan bazıları şunlardır:

  • İnsomnia: Uykuya dalma veya uykuyu sürdürmede zorluk.
  • Uyku Apnesi: Uyku sırasında solunumun tekrarlayan durması veya sığlaşması.
  • Huzursuz Bacak Sendromu (HBS): Bacaklarda dayanılmaz bir hareket ettirme dürtüsü, genellikle uykuya dalma sırasında veya uyku sırasında kötüleşir.
  • Narkolepsi: Gündüz aşırı uyku hali ve ani uyku atakları.
  • Sirkadiyen Ritim Bozuklukları: İçsel biyolojik saatin çevreyle uyumsuzluğu nedeniyle ortaya çıkan uyku-uyanıklık döngüsü bozuklukları.
  • Parasomniler: Uyku sırasında ortaya çıkan anormal davranışlar veya olaylar (örneğin, uyurgezerlik, gece terörü).

Bu uyku bozukluklarının altında yatan nedenler karmaşıktır ve genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve diğer tıbbi durumlar gibi çeşitli faktörleri içerebilir.

Klinik Nörofizyolojik Değerlendirmenin Önemi

Klinik nörofizyolojik değerlendirme, uyku bozukluklarının tanısında ve yönetiminde birkaç önemli fayda sağlar:

  • Doğru Tanı: PSG ve EEG, uyku bozukluklarının türünü ve şiddetini doğru bir şekilde belirlemeye yardımcı olur. Bu, uygun tedavi planlarının geliştirilmesi için önemlidir.
  • Altta Yatan Mekanizmaları Anlama: Nörofizyolojik veriler, uyku bozukluklarının altında yatan beyin aktivitesindeki ve fizyolojik süreçlerdeki anormallikleri ortaya çıkarabilir. Bu, hastalığın daha iyi anlaşılmasını ve daha etkili tedavilerin geliştirilmesini sağlar.
  • Tedavi Yanıtını İzleme: PSG ve EEG, tedaviye yanıtı izlemek ve tedavi planlarını gerektiği gibi ayarlamak için kullanılabilir.
  • Komorbid Durumları Değerlendirme: Uyku bozuklukları sıklıkla diğer tıbbi durumlarla birlikte ortaya çıkar. Nörofizyolojik değerlendirme, bu komorbid durumları tanımlamaya ve yönetmeye yardımcı olabilir.

Polisnografi (PSG): Uyku Çalışması

Polisnografi (PSG), uyku sırasında bir dizi fizyolojik parametrenin kaydedildiği kapsamlı bir uyku çalışmasıdır. Genellikle bir uyku laboratuvarında gerçekleştirilir ve hastanın gece boyunca gözlemlenmesini içerir.

PSG'de Kaydedilen Parametreler

PSG sırasında kaydedilen temel parametreler şunlardır:

  • Elektroensefalografi (EEG): Beyin aktivitesini ölçer. Uyku evrelerini (NREM 1, NREM 2, NREM 3 ve REM) belirlemek ve uyku sırasında ortaya çıkan anormal beyin aktivitesini (örneğin, epileptiform deşarjlar) tespit etmek için kullanılır.
  • Elektrookülografi (EOG): Göz hareketlerini ölçer. REM uykusunu belirlemek ve diğer uyku bozukluklarıyla ilişkili anormal göz hareketlerini tespit etmek için kullanılır.
  • Elektromiyografi (EMG): Kas aktivitesini ölçer. Uyku evrelerini belirlemek, bruksizm (diş gıcırdatma) ve huzursuz bacak sendromu gibi uyku bozukluklarını tespit etmek için kullanılır.
  • Elektrokardiyografi (EKG): Kalp atış hızını ve ritmini ölçer. Uyku apnesi gibi uyku bozukluklarıyla ilişkili kalp ritmi anormalliklerini tespit etmek için kullanılır.
  • Solunum Çabası: Göğüs ve karın hareketlerini ölçerek solunum çabasını değerlendirir.
  • Hava Akımı: Burun ve ağızdan geçen hava akımını ölçer. Uyku apnesini teşhis etmek için kullanılır.
  • Oksijen Saturasyonu (SpO2): Kanda oksijen seviyesini ölçer. Uyku apnesi ve diğer solunum bozukluklarıyla ilişkili oksijen düşüşlerini tespit etmek için kullanılır.
  • Vücut Pozisyonu: Uyku pozisyonunu kaydeder. Uyku apnesi ve diğer uyku bozukluklarının şiddetini etkileyebilir.

PSG'nin Uygulanması

PSG genellikle bir uyku laboratuvarında, hastanın rahat bir ortamda gece boyunca uyuması sağlanarak gerçekleştirilir. Teknisyen, elektrotları ve sensörleri hastanın başına, yüzüne, göğsüne ve bacaklarına yerleştirir. Hasta uyuduktan sonra, veriler bir bilgisayar sistemine kaydedilir.

Uyku teknisyeni, gece boyunca hastayı gözlemler ve herhangi bir anormalliği not alır. Sabah, hasta uyanır ve elektrotlar çıkarılır. Kaydedilen veriler daha sonra bir uyku uzmanı tarafından analiz edilir.

PSG'nin Analizi

PSG verilerinin analizi, uyku evrelerini ve uyku sırasında meydana gelen herhangi bir anormalliği belirlemeyi içerir. Uyku uzmanı, uyku süresini, uykuya dalma süresini, uyku verimliliğini (uykuda geçirilen toplam sürenin yatakta geçirilen toplam süreye oranı), uyku evrelerinin dağılımını ve apnelerin veya hipopnelerin sayısını değerlendirir.

Bu veriler, uyku bozukluğunun türünü ve şiddetini belirlemeye yardımcı olur. Örneğin, uyku apnesi olan bir hastada, uyku sırasında sık sık solunum durmaları ve oksijen düşüşleri görülecektir. İnsomnia olan bir hastada ise, uykuya dalmada zorluk, sık sık uyanmalar ve düşük uyku verimliliği görülecektir.

PSG'nin Klinik Uygulamaları

PSG, çok çeşitli uyku bozukluklarının tanısında ve yönetiminde kullanılır. En yaygın uygulamalar şunlardır:

  • Uyku Apnesi Tanısı: PSG, obstrüktif uyku apnesi (OSA) ve santral uyku apnesi gibi farklı uyku apnesi türlerini teşhis etmek için altın standarttır.
  • Uyku İle İlişkili Solunum Bozukluklarının Değerlendirilmesi: PSG, üst solunum yolu direnç sendromu (UARS) ve obezite hipoventilasyon sendromu gibi diğer uyku ile ilişkili solunum bozukluklarını değerlendirmek için kullanılır.
  • İnsomnia Nedenlerinin Araştırılması: PSG, kronik insomnia vakalarında altta yatan nedenleri belirlemeye yardımcı olabilir.
  • Narkolepsi Tanısı: PSG, narkolepsi tanısı koymak için kullanılan Çoklu Uyku Latans Testi (MSLT) ile birlikte kullanılır.
  • Huzursuz Bacak Sendromu (HBS) ve Periyodik Bacak Hareketleri Bozukluğu (PLMD) Değerlendirilmesi: PSG, HBS ve PLMD'nin tanısında ve şiddetinin değerlendirilmesinde kullanılır.
  • Parasomnilerin Değerlendirilmesi: PSG, uyurgezerlik, gece terörü ve REM uykusu davranış bozukluğu gibi parasomnileri değerlendirmek için kullanılır.
  • Tedavi Yanıtının İzlenmesi: PSG, uyku apnesi tedavisinin (örneğin, CPAP tedavisi) etkinliğini izlemek ve tedavi planlarını gerektiği gibi ayarlamak için kullanılabilir.

Elektroensefalografi (EEG): Beyin Aktivitesinin Kaydı

Elektroensefalografi (EEG), beyin aktivitesini kafa derisine yerleştirilen elektrotlar aracılığıyla kaydetme tekniğidir. Uyku sırasında beyin aktivitesindeki değişiklikleri değerlendirmek ve uyku bozukluklarıyla ilişkili anormallikleri tespit etmek için kullanılır.

EEG'de Kaydedilen Beyin Dalgaları

EEG, farklı frekanslarda ve genliklerde olan çeşitli beyin dalgalarını kaydeder. Bu dalgalar, farklı bilinç düzeyleri ve zihinsel durumlarla ilişkilidir. Uyku sırasında gözlenen temel beyin dalgaları şunlardır:

  • Delta Dalgaları (0.5-4 Hz): Derin, yavaş dalga uykusunda (NREM 3) baskındır.
  • Teta Dalgaları (4-8 Hz): Uyuşukluk, rahatlama ve hafif uykuda (NREM 1 ve NREM 2) görülür.
  • Alfa Dalgaları (8-12 Hz): Gözler kapalı ve rahat bir durumda uyanıkken baskındır. Uykunun başlangıcında azalır.
  • Beta Dalgaları (12-30 Hz): Uyanıklık, uyarılma ve aktif düşünme sırasında baskındır. REM uykusunda da görülebilir.

Uyku evreleri, bu beyin dalgalarının frekans, genlik ve dağılımındaki değişikliklere göre belirlenir.

EEG'nin Uygulanması

EEG, hastanın kafa derisine küçük elektrotlar yerleştirilerek gerçekleştirilir. Elektrotlar, bir macun veya jel yardımıyla kafa derisine yapıştırılır. Hasta, genellikle rahat bir koltukta oturur veya yatar. Kayıt sırasında, hastadan gözlerini açıp kapatması, derin nefes alması veya basit matematik problemleri çözmesi istenebilir.

Uyku EEG'si, genellikle gece boyunca PSG ile birlikte yapılır. Bu, uyku evrelerini ve uyku sırasında ortaya çıkan herhangi bir anormal beyin aktivitesini daha doğru bir şekilde değerlendirmeye olanak tanır.

EEG'nin Analizi

EEG verilerinin analizi, beyin dalgalarındaki ve uyku sırasında meydana gelen herhangi bir anormal aktivitedeki değişiklikleri belirlemeyi içerir. Uyku uzmanı, EEG'yi görsel olarak inceleyerek veya bilgisayar tabanlı analiz yöntemleri kullanarak uyku evrelerini belirler ve epileptiform deşarjlar veya diğer anormal beyin aktivitesi örüntülerini tespit eder.

EEG'nin Klinik Uygulamaları

EEG, uyku bozukluklarının tanısında ve yönetiminde çeşitli klinik uygulamalara sahiptir. En yaygın uygulamalar şunlardır:

  • Uyku Evrelerinin Belirlenmesi: EEG, PSG'nin temel bir bileşenidir ve uyku evrelerini (NREM 1, NREM 2, NREM 3 ve REM) doğru bir şekilde belirlemek için kullanılır.
  • Epilepsi ve Uyku İlişkisinin Değerlendirilmesi: EEG, epilepsisi olan hastalarda uyku sırasında epileptiform deşarjların sıklığını ve türünü değerlendirmek için kullanılır. Bazı epilepsi türleri, uyku sırasında daha sık ortaya çıkar.
  • Uyku ile İlişkili Hareket Bozukluklarının Değerlendirilmesi: EEG, REM uykusu davranış bozukluğu gibi uyku ile ilişkili hareket bozukluklarının tanısında yardımcı olabilir.
  • Ensefalopatilerin Değerlendirilmesi: EEG, uyku sırasında beyin fonksiyonundaki bozuklukları (ensefalopati) değerlendirmek için kullanılabilir.
  • Uyku İlaçlarının Etkisinin Değerlendirilmesi: EEG, uyku ilaçlarının beyin aktivitesi üzerindeki etkisini değerlendirmek için kullanılabilir.

PSG ve EEG'nin Birlikte Kullanılması

PSG ve EEG, uyku bozukluklarının tanısında ve yönetiminde sıklıkla birlikte kullanılır. Bu kombinasyon, uyku sırasında beyin aktivitesini ve diğer fizyolojik parametreleri eşzamanlı olarak değerlendirmeye olanak tanır ve daha kapsamlı bir değerlendirme sağlar.

Örneğin, uyku apnesi olan bir hastada, PSG solunum durmalarını ve oksijen düşüşlerini tespit ederken, EEG uykunun yapısını ve uyku evrelerini değerlendirir. Epilepsisi olan bir hastada ise, PSG uyku evrelerini belirlerken, EEG uyku sırasında ortaya çıkan epileptiform deşarjları tespit eder.

PSG ve EEG'nin birlikte kullanılması, uyku bozukluklarının daha doğru bir şekilde teşhis edilmesine ve daha etkili tedavi planlarının geliştirilmesine yardımcı olur.

Sonuç

Uyku bozuklukları, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilen yaygın durumlardır. Klinik nörofizyolojik değerlendirme, özellikle PSG ve EEG, bu bozuklukların tanısında ve yönetiminde hayati bir rol oynamaktadır. Bu teknikler, uyku sırasında beyin aktivitesini ve diğer fizyolojik parametreleri kaydetmek için kullanılır ve uyku bozukluklarının türünü belirlemeye, şiddetini değerlendirmeye ve uygun tedavi stratejilerini geliştirmeye yardımcı olur.

Eğer uyku sorunları yaşıyorsanız, bir uyku uzmanına danışmanız önemlidir. Uzman, uyku bozukluğunuzun nedenini belirlemek ve size uygun bir tedavi planı önermek için gerekli değerlendirmeleri yapacaktır.

Unutmayın, sağlıklı bir uyku, sağlıklı bir yaşamın temelidir.

#EEG#uyku bozuklukları#klinik nörofizyoloji#polisomnografi#uyku apnesi

Diğer Blog Yazıları

Hematoloji Yoğun Bakımda Yaşam Mücadelesi: Kan Hastalıkları ve Kritik Bakım

Hematoloji Yoğun Bakımda Yaşam Mücadelesi: Kan Hastalıkları ve Kritik Bakım

06 11 2025 Devamını oku »
Romatoid Artrit ve Beslenme: Ağrıyı Azaltmak İçin Ne Yemeli, Nelerden Kaçınmalı?

Romatoid Artrit ve Beslenme: Ağrıyı Azaltmak İçin Ne Yemeli, Nelerden Kaçınmalı?

06 11 2025 Devamını oku »
Çocuklarda Kalp Üfürümleri: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yaklaşımları

Çocuklarda Kalp Üfürümleri: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yaklaşımları

06 11 2025 Devamını oku »
Ani Solunum Yetmezliği: Nedenleri, Belirtileri ve Yoğun Bakım Yönetimi

Ani Solunum Yetmezliği: Nedenleri, Belirtileri ve Yoğun Bakım Yönetimi

06 11 2025 Devamını oku »
İnsan Kalbinin Anatomisi ve Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi

İnsan Kalbinin Anatomisi ve Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi

06 11 2025 Devamını oku »
İntensive Care Unit (ICU): Inside the Critical Care Environment

İntensive Care Unit (ICU): Inside the Critical Care Environment

06 11 2025 Devamını oku »
Uyku Kalitenizi Artırmanın Bilimsel Yolları: Fizyolojik Temeller ve Pratik İpuçları

Uyku Kalitenizi Artırmanın Bilimsel Yolları: Fizyolojik Temeller ve Pratik İpuçları

06 11 2025 Devamını oku »
Klinik Nörofizyoloji ile Tanısı Konulan Sık Görülen Hastalıklar

Klinik Nörofizyoloji ile Tanısı Konulan Sık Görülen Hastalıklar

06 11 2025 Devamını oku »
Doğum Sonrası Yoğun Bakım: Annenin Sağlığı İçin Kritik Önlemler

Doğum Sonrası Yoğun Bakım: Annenin Sağlığı İçin Kritik Önlemler

06 11 2025 Devamını oku »