Kawasaki Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

03 11 2025

Kawasaki Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
KardiyolojiÇocuk RomatolojisiÇocuk Kardiyolojisi

Kawasaki Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kawasaki Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kawasaki hastalığı, özellikle beş yaşın altındaki çocuklarda görülen, damar iltihabına neden olan nadir bir hastalıktır. Erken tanı ve tedavi ile genellikle başarılı sonuçlar elde edilir. Ancak tedavi sonrası dönemde de dikkatli olunması ve bazı önemli noktalara özen gösterilmesi, uzun dönemli komplikasyon riskini azaltmak ve çocuğun sağlıklı gelişimini desteklemek açısından büyük önem taşır. Bu yazıda, Kawasaki tedavisi sonrasında dikkat edilmesi gerekenler detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Kawasaki Hastalığı ve Tedavisi Hakkında Kısa Bir Özet

Kawasaki hastalığı, esas olarak küçük ve orta boy damarları etkileyen sistemik bir vaskülittir. Hastalığın nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlığı olan bireylerde enfeksiyon gibi çevresel faktörlerin tetikleyici rol oynadığı düşünülmektedir. Kawasaki hastalığının belirtileri arasında yüksek ateş, deri döküntüsü, gözlerde kızarıklık, dudaklarda çatlaklar, dilde çilek görünümü, el ve ayaklarda şişlik ve lenf bezlerinde büyüme yer alır. En önemli komplikasyonu ise koroner arterlerde anevrizma (baloncuk) oluşumu riskidir.

Kawasaki hastalığının tedavisinde genellikle intravenöz immünglobulin (IVIG) ve aspirin kullanılır. IVIG, bağışıklık sistemini düzenleyerek iltihabı azaltmaya yardımcı olurken, aspirin kanın pıhtılaşmasını önleyerek koroner arterlerdeki hasar riskini azaltır. Erken dönemde başlanan tedavi ile koroner arter anevrizması gelişme riski önemli ölçüde azaltılabilir.

Tedavi Sonrası İzlem ve Kontrollerin Önemi

Kawasaki tedavisi tamamlandıktan sonra, çocuğun düzenli olarak kardiyoloji uzmanı tarafından izlenmesi büyük önem taşır. Bu izlem, koroner arterlerde anevrizma gelişip gelişmediğini veya mevcut anevrizmaların durumunu değerlendirmek için yapılır. İzlem sıklığı ve yapılacak tetkikler, çocuğun durumuna ve risk faktörlerine göre belirlenir.

Kardiyolojik Değerlendirme ve Takip

Kardiyolojik değerlendirme genellikle şu adımları içerir:

  • Fizik Muayene: Çocuğun genel sağlık durumu, kalp sesleri ve diğer fiziksel belirtileri değerlendirilir.
  • Elektrokardiyografi (EKG): Kalbin elektriksel aktivitesini ölçerek ritim bozuklukları veya kalp kası hasarı belirtileri olup olmadığını belirler.
  • Ekokardiyografi (EKO): Kalbin ultrason ile görüntülenmesi yöntemidir. Koroner arterlerin yapısı, kalp kapakçıklarının fonksiyonu ve kalp kasının kasılma gücü hakkında detaylı bilgi verir. Kawasaki hastalığı sonrası takiplerde en önemli tetkiklerden biridir.
  • Efor Testi: Özellikle daha büyük çocuklarda, kalp damarlarının egzersiz sırasında nasıl tepki verdiğini değerlendirmek için kullanılır.
  • Koroner Anjiyografi veya BT Anjiyografi: Nadiren, koroner arterlerin daha detaylı görüntülenmesi gerektiğinde kullanılır. Bu yöntemler, koroner arterlerdeki anevrizmaları ve darlıkları daha net bir şekilde ortaya koyar.

İzlem sıklığı, çocuğun durumuna göre değişir. Başlangıçta daha sık aralıklarla (örneğin, ilk 6 ayda aylık, sonraki 6 ayda 3 aylık) kontroller yapılırken, anevrizma gelişmeyen veya mevcut anevrizmaları stabil olan çocuklarda kontrol aralıkları zamanla seyreltilebilir. Anevrizma gelişen çocuklarda ise daha yakın takip ve gerekirse ek tedaviler (örneğin, kan sulandırıcı ilaçlar) gerekebilir.

İlaç Kullanımı ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kawasaki hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlar genellikle IVIG ve aspirindir. Tedavi sonrası dönemde de aspirin kullanımı devam edebilir. Aspirin, kanın pıhtılaşmasını önleyerek koroner arterlerdeki hasar riskini azaltmaya yardımcı olur. Ancak aspirin kullanımının bazı riskleri de vardır. Bu nedenle, aspirin kullanımı ve dozajı mutlaka doktor kontrolünde olmalıdır.

Aspirin Kullanımı

Aspirin, Kawasaki hastalığı tedavisinde iki farklı dozda kullanılır:

  • Yüksek Doz Aspirin: Hastalığın akut döneminde, iltihabı baskılamak amacıyla yüksek dozda (günde 80-100 mg/kg) aspirin kullanılır. Bu doz, ateşin düşmesi ve diğer belirtilerin gerilemesiyle birlikte azaltılır.
  • Düşük Doz Aspirin: Akut dönem geçtikten sonra, kanın pıhtılaşmasını önlemek amacıyla düşük dozda (günde 3-5 mg/kg) aspirin kullanılır. Bu dozdaki aspirin, koroner arterlerde anevrizma gelişme riskini azaltmaya yardımcı olur.

Aspirin kullanımının en önemli yan etkisi mide rahatsızlığıdır. Mide bulantısı, kusma veya karın ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkarsa, doktora başvurmak gerekir. Aspirin ayrıca kanama riskini de artırabilir. Bu nedenle, çocukta morarma, burun kanaması veya dışkıda kan gibi belirtiler görülürse, derhal doktora haber verilmelidir.

Grip veya Su Çiçeği Durumunda Dikkat: Aspirin kullanan çocuklarda grip veya su çiçeği gibi viral enfeksiyonlar sırasında Reye sendromu adı verilen ciddi bir durum gelişme riski vardır. Bu nedenle, çocukta grip veya su çiçeği belirtileri görülürse, aspirin kullanımı derhal kesilmeli ve doktora başvurulmalıdır. Doktor, bu durumda aspirinin yerine başka bir kan sulandırıcı ilaç (örneğin, klopidogrel) önerebilir.

Diğer İlaçlar

Anevrizma gelişen çocuklarda, aspirin dışında başka kan sulandırıcı ilaçlar (örneğin, warfarin veya klopidogrel) veya kalp yetmezliğini tedavi etmek için kullanılan ilaçlar (örneğin, ACE inhibitörleri veya beta blokerler) gerekebilir. Bu ilaçların kullanımı ve dozajı da mutlaka doktor kontrolünde olmalıdır.

Beslenme ve Yaşam Tarzı Önerileri

Kawasaki hastalığı tedavisi sonrası dönemde, çocuğun sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemesi ve dengeli beslenmesi önemlidir. Bu, kalp sağlığını korumak ve uzun dönemli komplikasyon riskini azaltmak için gereklidir.

Beslenme

Çocuğun beslenmesinde dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:

  • Sağlıklı ve Dengeli Beslenme: Çocuğun yaşına ve ihtiyacına uygun, yeterli miktarda protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral içeren bir beslenme planı uygulanmalıdır.
  • Doymuş Yağlardan Kaçınma: Doymuş yağlar, kalp sağlığı için zararlıdır. Bu nedenle, yağlı etler, kızartmalar, işlenmiş gıdalar ve tam yağlı süt ürünleri gibi doymuş yağ oranı yüksek gıdalardan kaçınılmalıdır.
  • Trans Yağlardan Kaçınma: Trans yağlar da kalp sağlığı için zararlıdır. Margarin, bazı hazır kekler, kurabiyeler ve kızartılmış yiyecekler gibi trans yağ içeren gıdalardan kaçınılmalıdır.
  • Tuz Kısıtlaması: Aşırı tuz tüketimi, kan basıncını yükselterek kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, çocuğun tuz tüketimi sınırlandırılmalıdır. Hazır gıdalar, işlenmiş etler ve tuzlu atıştırmalıklar gibi yüksek tuz içeren gıdalardan kaçınılmalıdır.
  • Lifli Gıdalar Tüketme: Lifli gıdalar, kolesterolü düşürmeye ve kalp sağlığını korumaya yardımcı olur. Sebzeler, meyveler, tam tahıllı ürünler ve baklagiller gibi lifli gıdaların tüketimi artırılmalıdır.
  • Omega-3 Yağ Asitleri: Omega-3 yağ asitleri, kalp sağlığı için faydalıdır. Balık (somon, ton balığı, sardalya gibi), ceviz, keten tohumu ve chia tohumu gibi omega-3 yağ asitleri içeren gıdaların tüketimi artırılmalıdır.
  • Yeterli Sıvı Alımı: Vücudun yeterli miktarda sıvı alması, genel sağlık için önemlidir. Çocuğun günde yeterli miktarda su içmesi sağlanmalıdır.

Egzersiz ve Fiziksel Aktivite

Çocuğun yaşına ve durumuna uygun düzenli egzersiz yapması, kalp sağlığını korumak ve genel sağlığı iyileştirmek için önemlidir. Ancak, Kawasaki hastalığı sonrası koroner arterlerde anevrizma gelişen çocuklarda egzersiz konusunda dikkatli olunmalıdır. Anevrizma riski olan çocuklarda, doktor kontrolünde ve uygun şekilde planlanmış egzersiz programları uygulanmalıdır.

  • Doktor Onayı: Egzersiz programına başlamadan önce mutlaka doktora danışılmalıdır. Doktor, çocuğun durumuna göre uygun egzersiz türlerini ve yoğunluğunu belirleyecektir.
  • Hafif ve Orta Yoğunlukta Egzersizler: Yürüyüş, bisiklete binme, yüzme ve hafif koşu gibi hafif ve orta yoğunlukta egzersizler genellikle güvenlidir.
  • Aşırı Zorlayıcı Egzersizlerden Kaçınma: Ağırlık kaldırma, yüksek yoğunluklu interval antrenmanı (HIIT) ve rekabetçi sporlar gibi aşırı zorlayıcı egzersizlerden kaçınılmalıdır. Bu tür egzersizler, kalp üzerindeki yükü artırarak anevrizma riskini artırabilir.
  • Egzersiz Sırasında Dikkat Edilmesi Gerekenler: Egzersiz sırasında göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş dönmesi veya bayılma gibi belirtiler ortaya çıkarsa, egzersiz derhal durdurulmalı ve doktora başvurulmalıdır.
  • Oyun ve Aktiviteler: Egzersiz dışında, çocuğun yaşına uygun oyunlar ve aktivitelerle aktif kalması sağlanmalıdır. Parkta oyun oynamak, bahçede koşmak veya dans etmek gibi aktiviteler, çocuğun fiziksel sağlığını desteklemeye yardımcı olur.

Sigara Dumanından Uzak Durma

Sigara dumanına maruz kalmak, kalp sağlığı için zararlıdır. Çocuğun sigara dumanından uzak tutulması, pasif içiciliğin olumsuz etkilerinden korunması önemlidir. Ebeveynlerin veya diğer aile üyelerinin sigara içmesi durumunda, çocuğun yanında sigara içilmemesi ve evde sigara içilmeyen bir ortam sağlanması gereklidir.

Aşılar ve Enfeksiyonlardan Korunma

Kawasaki hastalığı tedavisi sırasında kullanılan IVIG, bazı aşılara karşı bağışıklığı azaltabilir. Bu nedenle, aşı takvimine uygun olarak yapılması gereken aşıların zamanlaması doktor tarafından belirlenmelidir. Genellikle, IVIG tedavisinden sonra bazı aşıların (örneğin, kızamık, kabakulak, kızamıkçık (MMR) aşısı ve su çiçeği aşısı) yapılması 11 ay ertelenir. Ancak, grip aşısı gibi inaktif aşılar genellikle güvenle yapılabilir.

Enfeksiyonlardan Korunma

Kawasaki hastalığı sonrası dönemde, çocuğun enfeksiyonlardan korunması önemlidir. Enfeksiyonlar, kalp üzerindeki yükü artırarak komplikasyon riskini artırabilir. Enfeksiyonlardan korunmak için şu önlemler alınabilir:

  • El Hijyeni: Ellerin sık sık sabun ve suyla yıkanması, enfeksiyonların yayılmasını önlemenin en etkili yoludur. Özellikle yemeklerden önce, tuvaletten sonra ve dışarıdan geldikten sonra ellerin yıkanmasına özen gösterilmelidir.
  • Aşılar: Aşı takvimine uygun olarak yapılması gereken aşıların yapılması, enfeksiyonlara karşı korunmada önemlidir.
  • Hasta Kişilerden Uzak Durma: Hasta kişilerle temastan kaçınmak, enfeksiyon riskini azaltır. Özellikle grip, soğuk algınlığı veya diğer bulaşıcı hastalıkları olan kişilerden uzak durulmalıdır.
  • Kalabalık Ortamlardan Kaçınma: Kalabalık ortamlarda enfeksiyon riski daha yüksektir. Mümkünse, kalabalık ortamlardan kaçınılmalıdır.
  • Beslenme ve Uyku: Sağlıklı ve dengeli beslenme ile yeterli uyku, bağışıklık sistemini güçlendirerek enfeksiyonlara karşı direnci artırır.

Psikolojik Destek

Kawasaki hastalığı, hem çocuk hem de aile için stresli bir deneyim olabilir. Hastalık süreci, tedavi, takipler ve olası komplikasyonlar, psikolojik olarak yıpratıcı olabilir. Bu nedenle, hem çocuğa hem de aileye psikolojik destek sağlanması önemlidir.

Çocuk İçin Psikolojik Destek

Çocuklar, hastalık sürecinde yaşadıkları korku, endişe ve belirsizliklerle baş etmekte zorlanabilirler. Onlara bu süreçte destek olmak için şunlar yapılabilir:

  • Anlayışlı Olmak: Çocuğun duygularını anlamaya çalışmak ve ona karşı anlayışlı olmak önemlidir. Onun korkularını, endişelerini ve sorularını dinlemek ve ona güvence vermek gerekir.
  • Açık ve Dürüst Olmak: Hastalık ve tedavi hakkında çocuğa yaşına uygun bir şekilde bilgi vermek önemlidir. Ona ne olduğunu, neden tedavi gördüğünü ve ne olacağını anlatmak, belirsizliği azaltarak korkularını yatıştırabilir.
  • Oyun ve Aktivite: Oyun ve aktivite, çocukların duygularını ifade etmelerine ve stresle baş etmelerine yardımcı olabilir. Çocuğun yaşına uygun oyunlar oynamak, resim yapmak, müzik dinlemek veya diğer sevdiği aktivitelerle meşgul olmak, onun rahatlamasını sağlayabilir.
  • Profesyonel Yardım: Gerekirse, çocuk psikoloğu veya psikiyatristinden yardım almak faydalı olabilir. Profesyonel bir uzman, çocuğun duygusal ihtiyaçlarını değerlendirebilir ve ona uygun destek sağlayabilir.

Aile İçin Psikolojik Destek

Kawasaki hastalığı olan bir çocuğa sahip olmak, ebeveynler için büyük bir stres kaynağı olabilir. Hastalıkla ilgili endişeler, tedavi süreci, takipler ve olası komplikasyonlar, ebeveynlerin duygusal olarak zorlanmasına neden olabilir. Bu süreçte, ebeveynlerin kendilerine de dikkat etmeleri ve destek almaları önemlidir.

  • Destek Grupları: Kawasaki hastalığı olan çocukların aileleri için destek gruplarına katılmak, benzer deneyimleri yaşayan diğer ailelerle iletişim kurmayı ve bilgi alışverişinde bulunmayı sağlar. Bu, ebeveynlerin yalnız olmadıklarını hissetmelerine ve birbirlerinden destek almalarına yardımcı olabilir.
  • Profesyonel Yardım: Gerekirse, ebeveynlerin de psikolog veya psikiyatristten yardım almaları faydalı olabilir. Profesyonel bir uzman, ebeveynlerin duygusal ihtiyaçlarını değerlendirebilir ve onlara uygun destek sağlayabilir.
  • Kendine Zaman Ayırma: Ebeveynlerin kendilerine zaman ayırmaları ve dinlenmeleri önemlidir. Hobilerle uğraşmak, spor yapmak, arkadaşlarla vakit geçirmek veya sadece dinlenmek, ebeveynlerin stresini azaltarak duygusal olarak yenilenmelerini sağlar.
  • Eşler Arası Destek: Eşler arasında açık iletişim ve karşılıklı destek, bu zorlu süreçte önemlidir. Eşlerin birbirlerine destek olmaları, duygularını paylaşmaları ve birlikte çözüm aramaları, aile içindeki stresi azaltmaya yardımcı olabilir.

Uzun Dönemli Komplikasyonlar ve Yönetimi

Kawasaki hastalığı tedavi edilse bile, bazı çocuklarda uzun dönemli komplikasyonlar gelişebilir. Bu komplikasyonlar genellikle koroner arterlerde anevrizma oluşumu ile ilgilidir. Anevrizmalar, damar duvarının zayıflaması sonucu oluşan baloncuklardır. Büyük anevrizmalar, kan pıhtılaşmasına, damar tıkanıklığına veya damar yırtılmasına neden olabilir. Bu nedenle, anevrizma gelişen çocukların düzenli olarak kardiyoloji uzmanı tarafından izlenmesi ve gerekirse ek tedaviler alması önemlidir.

Koroner Arter Anevrizmaları

Koroner arter anevrizmaları, Kawasaki hastalığının en önemli komplikasyonudur. Anevrizma gelişme riski, hastalığın erken dönemde tedavi edilmemesi veya tedaviye yanıt vermemesi durumunda artar. Anevrizmaların boyutu ve sayısı, komplikasyon riskini etkiler. Küçük anevrizmalar genellikle kendiliğinden iyileşirken, büyük anevrizmalar daha ciddi sorunlara yol açabilir.

Anevrizma gelişen çocukların takibi ve tedavisi şunları içerir:

  • Düzenli Kardiyolojik Kontroller: Anevrizma gelişen çocukların düzenli olarak kardiyoloji uzmanı tarafından izlenmesi, anevrizmaların boyutunu ve durumunu değerlendirmek için önemlidir. Kontrollerde EKG, EKO ve gerekirse koroner anjiyografi veya BT anjiyografi gibi tetkikler yapılabilir.
  • Kan Sulandırıcı İlaçlar: Anevrizma gelişen çocuklarda kan pıhtılaşması riskini azaltmak için aspirin veya diğer kan sulandırıcı ilaçlar (örneğin, warfarin veya klopidogrel) kullanılabilir. Bu ilaçların kullanımı ve dozajı, doktor tarafından belirlenir.
  • Kalp Yetmezliği Tedavisi: Anevrizmaların neden olduğu kalp yetmezliği durumunda, ACE inhibitörleri, beta blokerler veya diüretikler gibi kalp yetmezliğini tedavi etmek için kullanılan ilaçlar kullanılabilir.
  • Cerrahi Müdahale: Nadiren, büyük anevrizmaların neden olduğu ciddi komplikasyonlar (örneğin, damar tıkanıklığı veya damar yırtılması) durumunda cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi müdahale, anevrizmanın çıkarılması veya bypass ameliyatı gibi yöntemleri içerebilir.

Miyokard İnfarktüsü (Kalp Krizi)

Koroner arter anevrizmaları olan çocuklarda, anevrizma içinde kan pıhtılaşması sonucu miyokard infarktüsü (kalp krizi) gelişme riski vardır. Kalp krizi, kalp kasının bir bölümünün kan akışının kesilmesi sonucu hasar görmesidir. Kalp krizi belirtileri arasında göğüs ağrısı, nefes darlığı, terleme, bulantı ve kusma yer alır. Kalp krizi şüphesi olan çocukların derhal hastaneye götürülmesi ve acil tedaviye başlanması gerekir.

Ani Ölüm

Nadiren, koroner arter anevrizmaları olan çocuklarda ani ölüm riski vardır. Ani ölüm, genellikle kalp ritim bozuklukları veya kalp krizi sonucu meydana gelir. Anevrizma gelişen çocukların düzenli olarak kardiyoloji uzmanı tarafından izlenmesi ve gerekirse ek tedaviler alması, ani ölüm riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

Özet ve Sonuç

Kawasaki hastalığı, erken tanı ve tedavi ile genellikle başarılı sonuçlar elde edilen bir hastalıktır. Ancak, tedavi sonrası dönemde de dikkatli olunması ve düzenli takiplerin yapılması, uzun dönemli komplikasyon riskini azaltmak ve çocuğun sağlıklı gelişimini desteklemek açısından büyük önem taşır. Bu yazıda, Kawasaki tedavisi sonrası dikkat edilmesi gerekenler detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Özetlemek gerekirse:

  • Düzenli kardiyolojik kontroller: Koroner arterlerde anevrizma gelişip gelişmediğini veya mevcut anevrizmaların durumunu değerlendirmek için düzenli olarak kardiyoloji uzmanı tarafından izlenmelidir.
  • İlaç kullanımı: Aspirin veya diğer kan sulandırıcı ilaçların kullanımı ve dozajı mutlaka doktor kontrolünde olmalıdır. Grip veya su çiçeği durumunda aspirin kullanımı derhal kesilmelidir.
  • Beslenme ve yaşam tarzı: Sağlıklı ve dengeli beslenme, düzenli egzersiz ve sigara dumanından uzak durma, kalp sağlığını korumak için önemlidir.
  • Aşılar ve enfeksiyonlardan korunma: Aşı takvimine uygun olarak yapılması gereken aşıların zamanlaması doktor tarafından belirlenmelidir. Enfeksiyonlardan korunmak için el hijyenine dikkat edilmeli, hasta kişilerden uzak durulmalı ve kalabalık ortamlardan kaçınılmalıdır.
  • Psikolojik destek: Hem çocuk hem de aile için psikolojik destek sağlanması, hastalık sürecinin stresli etkileriyle baş etmeye yardımcı olur.
  • Uzun dönemli komplikasyonların yönetimi: Koroner arter anevrizmaları, miyokard infarktüsü ve ani ölüm gibi uzun dönemli komplikasyonların yönetimi için düzenli takip ve gerekirse ek tedaviler önemlidir.

Kawasaki hastalığı olan bir çocuğa sahip olmak, ebeveynler için zorlu bir süreç olabilir. Ancak, doğru bilgi, düzenli takip ve uygun tedavi ile çocuğun sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmesi mümkündür. Bu yazıda verilen bilgilerin, Kawasaki tedavisi sonrası dönemde çocuğunuza en iyi şekilde bakmanıza yardımcı olacağını umuyoruz. Unutmayın, herhangi bir endişeniz veya sorunuz olduğunda, doktorunuza danışmaktan çekinmeyin.

#çocuk kardiyolojisi#Kawasaki Hastalığı#Tedavi Sonrası Bakım#Aspirin Tedavisi#Anevrizma Riski

Diğer Sağlık Blog Yazıları

Kemik iliği kanserleri ne kadar yaşar?

Kemik iliği kanserleri ne kadar yaşar?

06 11 2025 Devamını oku »
Tourette sendromu zekayı etkiler mi?

Tourette sendromu zekayı etkiler mi?

06 11 2025 Devamını oku »
Kemik iliği kanserlerinde tedavi sonrası klinik sonuçlar nelerdir?

Kemik iliği kanserlerinde tedavi sonrası klinik sonuçlar nelerdir?

06 11 2025 Devamını oku »
Pulmoner rehabilitasyon nedir?

Pulmoner rehabilitasyon nedir?

06 11 2025 Devamını oku »
Amniyosentezin bebeğe zararı var mı?

Amniyosentezin bebeğe zararı var mı?

06 11 2025 Devamını oku »
Kemik İliği Kanseri Evreleri Nelerdir?

Kemik İliği Kanseri Evreleri Nelerdir?

06 11 2025 Devamını oku »
Pulmoner hipertansiyon bitkisel tedavi yöntemi ile geçer mi?

Pulmoner hipertansiyon bitkisel tedavi yöntemi ile geçer mi?

06 11 2025 Devamını oku »
Kemik İliği Kanseri Risk Faktörleri Nelerdir?

Kemik İliği Kanseri Risk Faktörleri Nelerdir?

06 11 2025 Devamını oku »
Kemik İliği Kanseri Neden Olur?

Kemik İliği Kanseri Neden Olur?

06 11 2025 Devamını oku »