Klinik Nörofizyolojide Uyku Bozuklukları Tanı ve Tedavi Yöntemleri

04 11 2025

Klinik Nörofizyolojide Uyku Bozuklukları Tanı ve Tedavi Yöntemleri
NörolojiGöğüs HastalıklarıpsikiyatriKlinik Nörofizyoloji

Klinik Nörofizyolojide Uyku Bozuklukları Tanı ve Tedavi Yöntemleri

Klinik Nörofizyolojide Uyku Bozuklukları Tanı ve Tedavi Yöntemleri

Uyku bozuklukları, modern yaşamın yaygın sorunlarından biridir ve bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir. Klinik nörofizyoloji, uyku bozukluklarının tanısında ve tedavisinde kritik bir rol oynar. Bu yazıda, klinik nörofizyolojinin uyku bozukluklarındaki yerini, tanı yöntemlerini ve tedavi yaklaşımlarını ayrıntılı olarak inceleyeceğiz.

Uyku ve Uyku Bozukluklarına Giriş

Uyku, insan vücudunun ve beyninin dinlenmesi, onarılması ve işlevlerini sürdürebilmesi için gerekli olan temel bir fizyolojik süreçtir. Uyku sırasında, beyin aktivitesi ve vücut fonksiyonları yavaşlar, enerji tasarrufu sağlanır ve hafıza konsolidasyonu gibi önemli süreçler gerçekleşir. Uyku bozuklukları ise, uyku düzeninin, süresinin veya kalitesinin bozulması sonucu ortaya çıkan çeşitli durumları ifade eder.

Uyku Bozukluklarının Yaygınlığı ve Önemi

Uyku bozuklukları, dünya genelinde milyonlarca insanı etkilemektedir. Uyku apnesi, insomnia (uykusuzluk), huzursuz bacak sendromu, narkolepsi ve uyku davranış bozuklukları gibi birçok farklı türü bulunmaktadır. Bu bozukluklar, sadece uyku kalitesini değil, aynı zamanda gündüz performansını, genel sağlığı ve yaşam kalitesini de olumsuz etkileyebilir. Uyku bozukluklarının erken teşhisi ve uygun tedavisi, bu olumsuz etkilerin önlenmesi açısından büyük önem taşır.

Uyku Bozukluklarının Sınıflandırılması

Uyku bozuklukları, farklı kriterlere göre çeşitli şekillerde sınıflandırılabilir. En yaygın sınıflandırmalardan biri, Uluslararası Uyku Bozuklukları Sınıflandırması'dır (ICSD). ICSD'ye göre uyku bozuklukları şu şekilde sınıflandırılır:

  • İnsomnia (Uykusuzluk): Uykuya dalmakta veya uykuyu sürdürmekte zorluk çekme.
  • Uyku İlişkili Solunum Bozuklukları: Uyku apnesi (obstrüktif, santral ve mikst tipler), uyku ile ilişkili hipoventilasyon.
  • Hipersomnolans (Aşırı Uykululuk): Narkolepsi, idiyopatik hipersomni, Kleine-Levin sendromu.
  • Sirkadiyen Ritim Uyku-Uyanıklık Bozuklukları: Vardiyalı çalışma uyku bozukluğu, jet lag, gecikmiş uyku fazı sendromu, erken uyku fazı sendromu.
  • Parasomniler: Uyurgezerlik (somnambulizm), uyku terörü (gece dehşeti), kabuslar, REM uykusu davranış bozukluğu.
  • Uyku İlişkili Hareket Bozuklukları: Huzursuz bacak sendromu, periyodik bacak hareketleri bozukluğu, uyku bruksizmi (diş gıcırdatma).

Klinik Nörofizyolojinin Uyku Bozukluklarındaki Rolü

Klinik nörofizyoloji, sinir sisteminin elektriksel aktivitesini inceleyen bir tıp dalıdır. Uyku bozukluklarının tanısında ve tedavisinde, klinik nörofizyolojik yöntemler önemli bir yer tutar. Bu yöntemler, beyin aktivitesini (EEG), kas aktivitesini (EMG), göz hareketlerini (EOG) ve kalp ritmini (EKG) kaydederek uyku sırasında meydana gelen fizyolojik değişiklikleri değerlendirmeye olanak sağlar.

Polisomnografi (PSG): Uyku Çalışmasının Temel Taşı

Polisomnografi (PSG), uyku bozukluklarının tanısında kullanılan altın standart yöntemdir. PSG, uyku sırasında beyin dalgalarını (EEG), göz hareketlerini (EOG), kas aktivitesini (EMG), kalp ritmini (EKG), solunum çabalarını ve kandaki oksijen seviyesini (SpO2) eş zamanlı olarak kaydeder. Bu veriler, uyku evrelerinin belirlenmesine, solunum olaylarının (apne, hipopne), bacak hareketlerinin ve diğer uyku ile ilişkili olayların tespit edilmesine yardımcı olur.

PSG'nin Bileşenleri:

  • EEG (Elektroensefalografi): Beyin aktivitesini ölçer ve uyku evrelerinin (uyanıklık, NREM 1, NREM 2, NREM 3, REM) belirlenmesini sağlar.
  • EOG (Elektrookülografi): Göz hareketlerini ölçer ve REM uykusunun tespitinde kullanılır.
  • EMG (Elektromiyografi): Çene ve bacak kaslarının aktivitesini ölçer. Çene EMG'si uykunun başlangıcını, bacak EMG'si ise periyodik bacak hareketlerini değerlendirmek için kullanılır.
  • EKG (Elektrokardiyografi): Kalp ritmini ölçer ve uyku sırasında meydana gelen kardiyak değişiklikleri değerlendirir.
  • Solunum Parametreleri: Burun ve ağızdan hava akımı, göğüs ve karın hareketleri, kandaki oksijen seviyesi (SpO2) ve horlama sesini ölçer. Bu parametreler, uyku apnesi ve diğer solunum bozukluklarının tanısında kullanılır.
  • Vücut Pozisyonu: Uyku sırasında vücut pozisyonunu kaydeder.

PSG'nin Endikasyonları:

  • Uyku apnesi şüphesi
  • Narkolepsi şüphesi
  • Huzursuz bacak sendromu ve periyodik bacak hareketleri bozukluğu
  • REM uykusu davranış bozukluğu
  • Uyurgezerlik ve uyku terörü gibi parasomniler
  • İnsomnia (uykusuzluk)
  • Aşırı gündüz uykululuğu
  • Uyku ile ilişkili nöbetler
  • Uyku bozukluklarının tedaviye yanıtını değerlendirme

Multiple Sleep Latency Test (MSLT): Gündüz Uykululuk Değerlendirmesi

Multiple Sleep Latency Test (MSLT), gündüz aşırı uykululuğu değerlendirmek için kullanılan bir nörofizyolojik testtir. MSLT, bir gece önce PSG ile uyku çalışması yapılan bireylerde, gün içinde belirli aralıklarla (genellikle 2 saatte bir) yapılan kısa uykululuk testlerinden oluşur. Her testte, bireye 20 dakika boyunca uykusu gelirse uyuması söylenir. MSLT, uykuya dalma süresini (sleep latency) ve REM uykusuna girme sıklığını ölçer. Bu veriler, narkolepsi ve idiyopatik hipersomni gibi aşırı uykululuk bozukluklarının tanısında kullanılır.

MSLT'nin Yorumlanması:

  • Ortalama uykuya dalma süresi (sleep latency) 8 dakikadan kısaysa, gündüz aşırı uykululuğu olduğu düşünülür.
  • İki veya daha fazla uykululuk testinde REM uykusu görülmesi (sleep-onset REM periods, SOREMPs) narkolepsi tanısını destekler.

Maintenance of Wakefulness Test (MWT): Uyanıklığı Sürdürme Yeteneği

Maintenance of Wakefulness Test (MWT), bireyin uyanık kalma yeteneğini değerlendirmek için kullanılan bir nörofizyolojik testtir. MWT, gündüz aşırı uykululuğu olan bireylerde, özellikle tedaviye yanıtı değerlendirmek ve güvenlikle ilgili mesleklerde çalışanların (örneğin, pilotlar, kamyon şoförleri) uyanıklık düzeyini belirlemek için kullanılır. MWT sırasında, bireye belirli aralıklarla (genellikle 2 saatte bir) 40 dakika boyunca uyanık kalması söylenir. Test, bireyin uyanık kalma süresini ölçer. Kısa uyanık kalma süreleri, uyanıklığı sürdürmede zorluk olduğunu ve uyku bozukluğunun tedaviye yanıt vermediğini gösterebilir.

Diğer Nörofizyolojik Yöntemler

  • EEG (Elektroensefalografi): Uyku sırasında meydana gelen beyin aktivitesini değerlendirmek için kullanılır. Özellikle uyku ile ilişkili nöbetlerin tanısında ve uyku evrelerinin belirlenmesinde önemlidir.
  • EMG (Elektromiyografi): Uyku sırasında meydana gelen kas aktivitesini değerlendirmek için kullanılır. Huzursuz bacak sendromu, periyodik bacak hareketleri bozukluğu ve uyku bruksizmi (diş gıcırdatma) gibi uyku ile ilişkili hareket bozukluklarının tanısında önemlidir.
  • EOG (Elektrookülografi): Uyku sırasında meydana gelen göz hareketlerini değerlendirmek için kullanılır. REM uykusunun tespitinde ve REM uykusu davranış bozukluğunun tanısında önemlidir.
  • Video-EEG Monitorizasyonu: Uyku sırasında meydana gelen davranışları ve nöbetleri eş zamanlı olarak kaydetmek için kullanılır. Özellikle uyku ile ilişkili nöbetlerin ve parasomnilerin tanısında önemlidir.

Uyku Bozukluklarının Tedavi Yöntemleri

Uyku bozukluklarının tedavisi, bozukluğun türüne, şiddetine ve bireysel özelliklere göre değişir. Tedavi yaklaşımları, davranışsal tedaviler, ilaç tedavileri, cihaz tedavileri ve cerrahi yöntemleri içerebilir.

Davranışsal Tedaviler

Davranışsal tedaviler, uyku hijyenini iyileştirmeyi, uyku alışkanlıklarını düzenlemeyi ve uyku ile ilgili olumsuz düşünceleri değiştirmeyi amaçlar. Davranışsal tedaviler, genellikle insomnia (uykusuzluk) tedavisinde ilk basamak olarak kullanılır ve diğer tedavi yöntemleriyle birlikte de uygulanabilir.

Yaygın Davranışsal Tedavi Yöntemleri:

  • Uyku Hijyeni Eğitimi: Uyku hijyeni, uyku kalitesini artırmak için uygulanması gereken bir dizi davranış ve alışkanlığı içerir. Uyku hijyeni eğitimi, bireylere düzenli uyku saatleri belirleme, yatmadan önce rahatlatıcı aktiviteler yapma, kafein ve alkol tüketimini sınırlama, yatak odasını karanlık, sessiz ve serin tutma gibi konularda bilgi verir.
  • Uyku Kısıtlaması: Uyku kısıtlaması, yatakta geçirilen süreyi uyku süresiyle sınırlamayı amaçlar. Bu yöntem, uykusuzluk çeken bireylerin uyku verimliliğini artırmaya yardımcı olur.
  • Uyaran Kontrolü: Uyaran kontrolü, yatağı sadece uyku ve cinsel aktivite için kullanmayı, uykusu gelmeden yatağa girmemeyi ve uykusuzluk durumunda yataktan kalkıp başka bir aktiviteyle meşgul olmayı içerir. Bu yöntem, yatak ve uyku arasındaki ilişkiyi güçlendirmeyi amaçlar.
  • Gevşeme Teknikleri: Gevşeme teknikleri, kas gevşetme, meditasyon, yoga ve derin nefes egzersizleri gibi yöntemleri içerir. Bu teknikler, uyku öncesi gerginliği azaltmaya ve uykuya dalmayı kolaylaştırmaya yardımcı olur.
  • Bilişsel Terapi: Bilişsel terapi, uyku ile ilgili olumsuz düşünceleri ve inançları değiştirmeyi amaçlar. Bu yöntem, uykusuzluk çeken bireylerin uykuyla ilgili kaygılarını azaltmaya ve uykuya daha olumlu bir bakış açısı geliştirmelerine yardımcı olur.

İlaç Tedavileri

İlaç tedavileri, uyku bozukluklarının semptomlarını hafifletmek ve uyku kalitesini artırmak için kullanılır. İlaç tedavileri, genellikle davranışsal tedavilerle birlikte uygulanır ve uzun süreli kullanımlarında yan etkileri olabileceği için dikkatli olunmalıdır.

Yaygın İlaç Tedavi Yöntemleri:

  • Hipnotikler: Hipnotikler, uykuya dalmayı kolaylaştıran ve uykuyu sürdürmeye yardımcı olan ilaçlardır. Benzodiazepinler (örneğin, lorazepam, diazepam) ve non-benzodiazepinler (örneğin, zolpidem, zaleplon, eszopiclone) gibi farklı türleri bulunmaktadır.
  • Antidepresanlar: Bazı antidepresanlar (örneğin, trazodon, amitriptilin, doksepin), uykuya dalmayı kolaylaştıran ve uykuyu sürdürmeye yardımcı olan sedatif etkilere sahiptir. Özellikle depresyon ve anksiyete ile birlikte görülen uykusuzluk durumlarında kullanılırlar.
  • Melatonin ve Melatonin Reseptör Agonistleri: Melatonin, uyku-uyanıklık döngüsünü düzenleyen bir hormondur. Melatonin takviyeleri ve melatonin reseptör agonistleri (örneğin, ramelteon), uykuya dalmayı kolaylaştırmaya ve sirkadiyen ritim bozukluklarını düzeltmeye yardımcı olabilir.
  • Orekşin Reseptör Antagonistleri: Orekşin, uyanıklığı destekleyen bir nörotransmiterdir. Orekşin reseptör antagonistleri (örneğin, suvoreksant, lemboreksant), beyindeki orekşin aktivitesini bloke ederek uykuya dalmayı kolaylaştırır ve uykuyu sürdürmeye yardımcı olur.
  • Uyarıcı İlaçlar: Uyarıcı ilaçlar (örneğin, modafinil, armodafinil, metilfenidat), narkolepsi ve idiyopatik hipersomni gibi aşırı uykululuk bozukluklarının tedavisinde kullanılır. Bu ilaçlar, uyanıklığı artırır ve gündüz uykululuk ataklarını azaltır.

Cihaz Tedavileri

Cihaz tedavileri, uyku apnesi ve diğer solunum bozukluklarının tedavisinde kullanılır. Bu tedaviler, solunum yollarını açık tutarak ve oksijen seviyesini normalleştirerek uyku kalitesini artırmayı amaçlar.

Yaygın Cihaz Tedavi Yöntemleri:

  • CPAP (Continuous Positive Airway Pressure): CPAP, uyku apnesi tedavisinde en yaygın kullanılan cihazdır. CPAP cihazı, uyku sırasında burun veya ağız yoluyla sürekli olarak pozitif basınçlı hava vererek solunum yollarını açık tutar ve apne (solunum durması) ve hipopne (solunumun azalması) olaylarını önler.
  • BiPAP (Bilevel Positive Airway Pressure): BiPAP, CPAP'e benzer bir cihazdır, ancak inspirasyon (nefes alma) ve ekspirasyon (nefes verme) sırasında farklı basınç seviyeleri uygular. BiPAP, CPAP'i tolere etmekte zorlanan veya eşlik eden akciğer hastalığı olan bireyler için daha uygun olabilir.
  • Oral Apareyler: Oral apareyler, uyku sırasında alt çeneyi öne doğru çekerek solunum yollarını açık tutan ağız içi cihazlardır. Hafif ve orta dereceli uyku apnesi olan veya CPAP'i tolere etmekte zorlanan bireyler için kullanılabilir.

Cerrahi Yöntemler

Cerrahi yöntemler, uyku apnesi ve diğer solunum bozukluklarının tedavisinde, solunum yollarını genişletmek veya tıkanıklıkları gidermek için kullanılır. Cerrahi yöntemler, genellikle diğer tedavi yöntemleri başarısız olduğunda veya anatomik bir sorun tespit edildiğinde düşünülür.

Yaygın Cerrahi Yöntemler:

  • Uvulopalatofaringoplasti (UPPP): UPPP, yumuşak damak, bademcikler ve uvulanın bir kısmının çıkarıldığı bir cerrahi işlemdir. Bu işlem, solunum yollarını genişleterek uyku apnesi semptomlarını azaltmaya yardımcı olabilir.
  • Genioglossus İlerletme: Genioglossus ilerletme, dil kökünü öne doğru çekerek solunum yollarını genişleten bir cerrahi işlemdir.
  • Hyoid Süspansiyonu: Hyoid süspansiyonu, hyoid kemiğini yukarı ve öne doğru çekerek solunum yollarını genişleten bir cerrahi işlemdir.
  • Maksillomandibuler İlerletme: Maksillomandibuler ilerletme, üst ve alt çeneyi öne doğru kaydırarak solunum yollarını genişleten bir cerrahi işlemdir. Bu işlem, genellikle şiddetli uyku apnesi olan bireyler için düşünülür.
  • Burun Cerrahisi: Burun tıkanıklığına neden olan anatomik sorunları (örneğin, deviasyon, polipler) düzeltmek için yapılan cerrahi işlemlerdir. Burun cerrahisi, uyku apnesi semptomlarını azaltmaya yardımcı olabilir.

Özel Durumlarda Uyku Bozuklukları ve Tedavi Yaklaşımları

Uyku bozuklukları, çocuklarda, yaşlılarda ve bazı tıbbi durumları olan bireylerde farklı özellikler gösterebilir ve tedavi yaklaşımları da buna göre uyarlanmalıdır.

Çocuklarda Uyku Bozuklukları

Çocuklarda uyku bozuklukları, davranışsal sorunlar, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ve öğrenme güçlükleri gibi sorunlara yol açabilir. Çocuklarda en sık görülen uyku bozuklukları arasında uyku apnesi, insomnia (uykusuzluk), parasomniler (uyurgezerlik, uyku terörü, kabuslar) ve huzursuz bacak sendromu bulunur.

Çocuklarda Uyku Bozukluklarının Tedavisi:

  • Davranışsal Tedaviler: Uyku hijyeni eğitimi, düzenli uyku saatleri belirleme, uyku öncesi rutinler oluşturma, uyaran kontrolü ve gevşeme teknikleri gibi davranışsal tedaviler, çocuklarda uyku bozukluklarının tedavisinde önemli bir rol oynar.
  • Bademcik ve Geniz Eti Ameliyatı: Çocuklarda uyku apnesinin en sık nedeni bademcik ve geniz eti büyümesidir. Bu nedenle, bademcik ve geniz eti ameliyatı, çocuklarda uyku apnesi tedavisinde etkili bir yöntemdir.
  • CPAP Tedavisi: Şiddetli uyku apnesi olan çocuklarda CPAP tedavisi uygulanabilir. Çocuklarda CPAP kullanımı, yetişkinlere göre daha zor olabilir ve özel maskeler ve cihaz ayarları gerekebilir.
  • İlaç Tedavileri: Çocuklarda uyku bozukluklarının tedavisinde ilaçlar, genellikle davranışsal tedaviler ve cerrahi yöntemler başarısız olduğunda veya ek tedavi gerektiğinde kullanılır. Melatonin, antihistaminikler ve bazı antidepresanlar, çocuklarda uyku bozukluklarının tedavisinde kullanılabilir.

Yaşlılarda Uyku Bozuklukları

Yaşlılarda uyku bozuklukları, düşme riski, kognitif bozukluklar, depresyon ve kardiyovasküler hastalıklar gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Yaşlılarda en sık görülen uyku bozuklukları arasında insomnia (uykusuzluk), uyku apnesi, huzursuz bacak sendromu ve REM uykusu davranış bozukluğu bulunur.

Yaşlılarda Uyku Bozukluklarının Tedavisi:

  • Davranışsal Tedaviler: Uyku hijyeni eğitimi, düzenli uyku saatleri belirleme, uyku öncesi rutinler oluşturma, uyaran kontrolü ve gevşeme teknikleri gibi davranışsal tedaviler, yaşlılarda uyku bozukluklarının tedavisinde ilk basamak olarak kullanılmalıdır.
  • İlaç Tedavileri: Yaşlılarda ilaç tedavisi, yan etkileri nedeniyle dikkatli kullanılmalıdır. Düşük dozlarda ve kısa süreli hipnotikler, melatonin ve bazı antidepresanlar, yaşlılarda uyku bozukluklarının tedavisinde kullanılabilir.
  • CPAP Tedavisi: Uyku apnesi olan yaşlılarda CPAP tedavisi uygulanabilir. Yaşlılarda CPAP kullanımı, eşlik eden sağlık sorunları nedeniyle daha zor olabilir ve özel maskeler ve cihaz ayarları gerekebilir.
  • Eşlik Eden Tıbbi Durumların Tedavisi: Yaşlılarda uyku bozuklukları, altta yatan tıbbi durumlarla ilişkili olabilir. Bu nedenle, eşlik eden tıbbi durumların (örneğin, ağrı, idrar sıklığı, kardiyovasküler hastalıklar) tedavisi, uyku kalitesini artırmaya yardımcı olabilir.

Tıbbi Durumlarla İlişkili Uyku Bozuklukları

Bazı tıbbi durumlar, uyku bozukluklarına yol açabilir veya mevcut uyku bozukluklarını kötüleştirebilir. Bu tıbbi durumlar arasında kronik ağrı, nörolojik hastalıklar (örneğin, Parkinson hastalığı, Alzheimer hastalığı, multipl skleroz), kardiyovasküler hastalıklar, solunum yolu hastalıkları (örneğin, KOAH, astım), endokrinolojik hastalıklar (örneğin, diyabet, tiroid bozuklukları) ve psikiyatrik hastalıklar (örneğin, depresyon, anksiyete) bulunur.

Tıbbi Durumlarla İlişkili Uyku Bozukluklarının Tedavisi:

  • Altta Yatan Tıbbi Durumun Tedavisi: Altta yatan tıbbi durumun tedavisi, uyku kalitesini artırmaya yardımcı olabilir. Örneğin, ağrı kontrolü, solunum yolu hastalıklarının tedavisi ve psikiyatrik hastalıkların tedavisi, uyku bozukluklarının semptomlarını hafifletebilir.
  • Uyku Hijyeni Eğitimi: Uyku hijyeni eğitimi, tüm uyku bozukluklarının tedavisinde önemli bir rol oynar.
  • İlaç Tedavileri: Altta yatan tıbbi durumun ve uyku bozukluğunun semptomlarını hafifletmek için ilaç tedavileri kullanılabilir.
  • Cihaz Tedavileri: Uyku apnesi gibi solunum bozukluklarının tedavisinde CPAP ve BiPAP gibi cihazlar kullanılabilir.

Sonuç

Uyku bozuklukları, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilen yaygın sağlık sorunlarıdır. Klinik nörofizyoloji, uyku bozukluklarının tanısında ve tedavisinde kritik bir rol oynar. Polisomnografi (PSG), Multiple Sleep Latency Test (MSLT) ve Maintenance of Wakefulness Test (MWT) gibi nörofizyolojik yöntemler, uyku bozukluklarının tanısını koymaya ve tedaviye yanıtı değerlendirmeye yardımcı olur. Uyku bozukluklarının tedavisi, davranışsal tedaviler, ilaç tedavileri, cihaz tedavileri ve cerrahi yöntemleri içerebilir. Tedavi yaklaşımı, uyku bozukluğunun türüne, şiddetine ve bireysel özelliklere göre belirlenir. Uyku bozukluklarının erken teşhisi ve uygun tedavisi, bireylerin yaşam kalitesini artırmaya ve sağlık sorunlarını önlemeye yardımcı olur.

#insomnia#EEG#uyku bozuklukları#polisomnografi#uyku apnesi

Diğer Blog Yazıları

Çocuklarda Kalp Üfürümleri: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yaklaşımları

Çocuklarda Kalp Üfürümleri: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yaklaşımları

06 11 2025 Devamını oku »
Ani Solunum Yetmezliği: Nedenleri, Belirtileri ve Yoğun Bakım Yönetimi

Ani Solunum Yetmezliği: Nedenleri, Belirtileri ve Yoğun Bakım Yönetimi

06 11 2025 Devamını oku »
İnsan Kalbinin Anatomisi ve Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi

İnsan Kalbinin Anatomisi ve Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi

06 11 2025 Devamını oku »
İntensive Care Unit (ICU): Inside the Critical Care Environment

İntensive Care Unit (ICU): Inside the Critical Care Environment

06 11 2025 Devamını oku »
Uyku Kalitenizi Artırmanın Bilimsel Yolları: Fizyolojik Temeller ve Pratik İpuçları

Uyku Kalitenizi Artırmanın Bilimsel Yolları: Fizyolojik Temeller ve Pratik İpuçları

06 11 2025 Devamını oku »
Klinik Nörofizyoloji ile Tanısı Konulan Sık Görülen Hastalıklar

Klinik Nörofizyoloji ile Tanısı Konulan Sık Görülen Hastalıklar

06 11 2025 Devamını oku »
Doğum Sonrası Yoğun Bakım: Annenin Sağlığı İçin Kritik Önlemler

Doğum Sonrası Yoğun Bakım: Annenin Sağlığı İçin Kritik Önlemler

06 11 2025 Devamını oku »
Akciğer Kanserinde Yeni Nesil Tedaviler: Hedefe Yönelik Terapiler ve İmmünoterapi

Akciğer Kanserinde Yeni Nesil Tedaviler: Hedefe Yönelik Terapiler ve İmmünoterapi

06 11 2025 Devamını oku »
Güneşin Zararlı Etkilerinden Korunma Yolları: Cildinizi Yaz Aylarında Nasıl Güvende Tutarsınız?

Güneşin Zararlı Etkilerinden Korunma Yolları: Cildinizi Yaz Aylarında Nasıl Güvende Tutarsınız?

06 11 2025 Devamını oku »